ÖZEL
İşte karşınızda AHS: HOTEL!
|
Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
* Önsöz:
AHS evreninde, cinayetler işlenen lanetli bir ev, akıl hastanesi, cadılar meclisi ve ucube sirkinden sonra sıradaki durağımız bir ‘otel’. Dizimiz kendisine yine sağlam bir tema seçti.
Korku-gerilim atmosferi oluşturmak, tekinsiz bir ortam sunmak adına ideal bir mekan olan otelde, dizi ekibinin bizi nelerle karşı karşıya bırakacağını merakla beklemekteyiz.
Bu tema, açıkçası ilk duyduğumdan beri heyecan ve merakla sezonu bekleme sebebim oldu; çünkü Hotel’in, bana göre en iyi sezonlarından olan Murder House’a yakın bir yapıda olacağını ve doğrudan ‘korku’ya odaklanacağını belirtti dizinin babası Ryan Murphy. Eğer zekice ve sağlam bir senaryo ile muadillerinden bir fark ortaya koyabilirlerse, üst düzey bir sezon izleyebiliriz. Şu ana kadar çıkan haberler ve detaylar hiç fena değil.
Yayınlanan teaser ve afişlerde, özellikle bir odadaki yatağın içine dikilerek hapsedilmiş bir adama vurgu yapılıyor. Gerçi geçen sezon, afişlerde olan bazı karakterler dizide mevcut değildi (örneğin, üç bacaklı kız). Bakalım ‘yatağın içine hapsedilen adamın öyküde bir yeri olacak mı?
Otelin dekoru, bu sezon ‘mekan’ anlamında hikayeye katkı açısından üçüncü ve dördüncü sezonlara kıyasla büyük önem arz ediyor. Olaylar kapalı alanda meydana geleceği için teknik ekibe daha fazla iş düşüyor. Neyse ki şu ana dek kendileri beni bu anlamda hayal kırıklığına uğratmadı. Bu sezonun kadrolularından Matt Bomer da “Gerçekten bulunduğum en görkemli set. Aktif bir asansörü var. Çok şatafatlı, özel ve detaylı; inanmanız için görmeniz gerek,” diyerek bize konu hakkında ipucu veriyor.
Kadromuz bu sefer, kaptan köşkünde Jessica Lange olmadan yoluna devam ediyor. Marjinal pop sanatçısı Lady Gaga, koltuğu Jessica Lange’den devralıyor. Kendisinden hiç hazzetmesem de nasıl bir performans ortaya koyacak, göreceğiz. Yoksa doğruya doğru; kadının tipi dizinin yapısına gayet uyuyor.
Şimdi dilerseniz başlıklar halinde bu sezonki haberlere ve detaylara bir göz atalım:
* Yapım Süreci ve Esin Kaynakları:
‘Otel’ temasının ortaya çıkmasında gerçekten ilginç detaylar ve esin kaynakları var. İlham kaynağı, eski otel konulu filmlerin yanı sıra Los Angeles merkezinde bulunan ve kötü olayların yaşanmasıyla meşhur bazı oteller. Özellikle ‘The Cecil’ adlı otel, bu konuda başı çekiyor. Los Angeles merkezinde bulunan bu otelde kalan 21 yaşındaki Kanadalı öğrenci
Elisa Lam, 19 Şubat 2013’te ölü bulunuyor. Ölümünden önce otelin asansöründe tuhaf davranışlar sergileyen Lam’in asansör videolarını izleyen Ryan Murphy, sezonun konsept sürecinde bu olaydan da etkilenmiş. Ayrıca ilk sezondan beri üzerine eğilmediğini belirttiği kendi korkuları ve fobilerini de bu yıl hikayeye dahil edecekmiş.
Hotel’in, önceki sezonlara göre nasıl bir yerde durduğu konusunda ise Murphy “Daha karanlık, daha kanlı ve ürpertici,” diyor. Hatta Asylum’dan bile daha rahatsız edici olacağının ipucunu veriyor. Otel atmosferinin tekinsizliği konusunda ise “Bir otelde kaldığınızda, kontrolünüzün ötesinde olan bazı şeyler vardır. Örneğin, oda anahtarınız başkalarında mevcuttur ve odanıza girebilirler. Tamamıyla güvende değilsinizdir. Bu da insana rahatsızlık veren bir fikir,” diyerek gerçekten güzel bir noktaya temas ediyor.
*Konu:
Hikayemiz, Los Angeles’ta bir dizi vahşi cinayeti soruşturan John Lowe (Wes Bentley) adlı dedektifin, esrarengiz bir ipucu doğrultusunda eşiyle birlikte Otel Cortez’e yerleşmesi ve cinayetleri burada araştırmaya devam etmesi ekseninde şekilleniyor.
Art deco tarzındaki Otel Cortez, 1930’lu yıllarda zengin, karizmatik ve aynı zamanda psikopat bir karakter olan James March (Evan Peters) tarafından kurulmuş. Aslında başlıbaşına kendisi de bir karakter olan otel, James March’ın ölümcül fantezilerini gerçekleştirdiği, çıkışı olmayan ve labirentvari mekanların yanı sıra gizli odalara da ev sahipliği yapıyor.
Bu sezon iki katil bizleri dehşete düşürecek. Bunlardan ilki, İncil’deki öğretilerden ilham alarak cinayetlerini gerçekleştiren ‘On Emir Katili’. Diğeri ise bana “Yok artık!” dedirten, cinayetlerini matkap uçlu yapay bir penisle işleyen ‘Bağımlılık İblisi’. Murder House’daki ‘Lastik Adam’ ve Asylum’un ‘Kanlı Surat’ı tarzında psikopatlar olacak bu ikisi. Yalnız hakikaten şu yazarların kafası çok değişik çalışıyor. Hadi ‘On Emir’ cinayetleri, Se7en filmindeki cinayetlerin ‘modus operandi’sini andırıyor; öbürü nereden aklınıza geldi?
Her sezonun geleneği olan Cadılar Bayramı bölümlerinde ise (bu sezonki bölümün adı, iki kısımdan oluşan Devil’s Night) otelimizdeki bir akşam yemeği, tüm zamanların en meşhur seri katillerinden Aileen Wuornos ve John Wayne Gacy’i ağırlayacak. Bunlara ek olarak aktör John Lowe da yemeğin konuklarından olacak. Cadılar Bayramı’nın ilk kısmı, yukarıda bahsettiğim olaylar çerçevesinde vuku bulurken, ikinci kısımda Cadılar Bayramı çocuklarından kurtulmak için otele gelen burnu havada bir çift arz-ı endam edecek. Glee dizisiyle tanınan Darren Criss, sevgilisiyle otele giriş yapan Hippi Justin’i canlandıracak. Bu çift, “gözünün üstünde kaşın var” misali, ona buna bahane bularak oteli yöneten Iris’e kök söktürecek ve Iris de elbette bu durumdan hiç hoşnut olmayacak. Açıkçası oldukça iştah açıcı bir Cadılar Bayramı bölümü gibi görünüyor. Açılış bölümü haricinde bu bölümleri de Ryan Murphy yönetecek. Konu hakkında “Senaryoya bayıldım ve yazımını bitirdiğimizde, bu bölümlerin yönetmenliğini kimseye veremeyeceğimi söyledim,” diyor. AHS’nin gerçek hayattan kişileri öyküye dahil etme geleneği sürüyor. Gerek Aileen Wuornos, gerekse ‘Katil Palyaço’ lakaplı John Wayne Gacy son derece ilginç ve psikopat kişilikler.
Hatırlarsak, Freak Show ile birlikte, AHS evrenindeki karakter ve bazı olaylar da birbirine bağlanmaya başlamıştı. Hotel de bu durumu devam ettirerek önceki sezonlarla bağlantılı olacak. Özellikle sezonun ikinci yarısına doğru, önceki sezonlardan tanıdığımız bazı karakterler otele giriş yapacak. Bu bağlamda ilk haberimiz, Murder House’daki Harmon ailesine yeni taşındıkları gizemli ve lanetli evi satan emlakçı Marcy karakterinin yine karşımıza çıkacağı şeklinde. Ben, Jessica Lange’in bile konuk olarak geleceğini tahmin ediyorum. Zaten Ryan Murphy, kendisinin diziye döneceği şeklinde imalarda bulunuyor. Marcy gibi değil de , daha ön planda olan, sevdiğimiz karakterler gelir umarım. Bir de “Ryan, sözüm sana! Zachary Quinto’yu ne yap et tekrar getir!”.
Sezonun ilk 3 bölüm adları da belli oldu, hemen yazalım:
5x01- Checking In (Otele Kayıt)
5x02- Chutes and Ladders (Çamaşır Bacaları ve Merdivenler - Aynı zamanda çocuklar için bir masa oyununun adı )
5x03- Mommy (Anne)
Şunu da ekleyelim: Son iki sezon biraz daha kadın karakterlere ağırlık verilirken Ryan Murphy, bu sezonun erkeklere daha fazla odaklanacağını belirtiyor ve özellikle Wes Bentley, Matt Bomer, Evan Peters ve geçen sezonun yıldızı Finn Wittrock’un rollerinin büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor.
*Oyuncular ve Karakterler:
Kadromuzda bu sezonki en büyük değişiklik, yazının başında da belirttiğim üzere Jessica Lange’in olmaması. Onun yerine Lady Gaga kadroya dahil olurken hem önceki sezonlardan dönen birçok oyuncu var hem de yeni eklenen ve gayet iyi seçildiğini düşündüğüm oyuncular bu sezon otel koridorlarını arşınlayacak. Şimdi elimizdeki oyuncu ve karakter detaylarını bir gözden geçirelim.
- Elizabeth / Kontes (Lady Gaga):
Otel Cortez’in sahibi olan ve ‘Kontes’ olarak bilinen Elizabeth, kafasını sanat, moda ve insanlarla bozmuş ‘sosyete’ bir kişilik. İlk bölümde otelle ilgili karanlık planlarını eyleme dökmeye başladığını göreceğiz. Kendisinin önemli bir özelliği de var: Kontes, bir tür vampir. Ryan Murphy, ‘vampir’ terimini kullanmak yerine ‘kadim bir kan virüsü’nün yol açtığı ‘kan içicilik durumu’ demeyi tercih ediyor. Kendisine göre bir çeşit hemofiliymiş bu hastalık. Klasik tarzda sivri dişlerin ve pelerinlerin olmadığını da ekliyor. Bunlara sahip olmadığı için sivri tırnaklara (pençelere de diyebiliriz!) sahip bir eldivenle öldürerek kan arzusunu tatmin ediyor Kontes. Elizabeth, sevgilisi Donovan ve yeni gözdesi erkek manken Tristan ile birlikte bu virüse sahip. Sezonun ortalarına doğru virüsün kökenini keşfedeceğimizin ipucunu veriyor Ryan Murphy bizlere. Açıkçası sezon tanıtımlarının özellikle Lady Gaga üzerinden yapılması sinirimi bozmuyor değil ama el mahkum popülariteyi kullanıyorlar tabii.
- Hipodermik Sally (Sarah Paulson):
Uyuşturucu bağımlısı, seksi ve elde etmek istedikleri için her şeyi yapabilecek bir karakter olan Sally, aynı zamanda kırık bir oyuncak gibi. Kendisi otelde yaşıyor. Sarah Paulson’ın önceki sezonlarda canlandırdığı karakterlerden daha kötü bir karakter olduğunu vurguluyor Ryan Murphy. Sally’nin, otelin müdürü Iris’le olan ve sezonun başlarında açıklanacak bir husumeti var. Ayrıca Dedektif John Lowe’la da karanlık bir ilişki içerisinde. Canlandırdığı AHS karakterleri çoğunlukla cici kız iken bu defasında yukarıdaki niteliklere sahip bir karakteri nasıl yorumlayacağını merak ediyorum.Yalnız sezonun sonuna gelmeden kendisine veda edebileceğimiz de mevcut detaylar arasında yer alıyor ki umarım bu durum gerçekleşmez. Kendisi en sevdiğim AHS aktrislerinden.
- Iris (Kathy Bates):
Otelin müdürü ve Donovan’ın annesi. Oğluna çok düşkün ve aşırı korumacı. Özellikle oğlunun ‘virüslü’ olduğunu düşünürsek, bu korumacılık çok daha aşırı boyutta. Dedektif John Lowe ve Barmen Liz Taylor ile bağlantısı olan bir karakter. Hipodermik Sally’ye hiç tahammül edemiyor ve ona karşı büyük bir nefret duyuyor Boş zamanlarında bulmaca çözüyor. Oscar ödüllü Kathy Bates’in bu sezonda yer alacağını görmek kendi açımdan oldukça sevindirici. Hazır Jessica Lange yokken, boşluğunu doldurabilecek adaylardan birisi. Evvelki sezonlarda canlandırdığı Madam LaLaurie, Ethel Darling karakterlerinden sonra, Iris rolüne de görünüm anlamında çok yakışmış Kathy Bates.
- Ramona Royale (Angela Bassett):
Otel sakini olmayan ama oteli sıklıkla ziyaret eden efsanevi bir aktris. Kontes ile aralarında süregelen güçlü bir romantik ilişki var ama Kontes, erkek model Tristan’la ilişki yaşamaya başlayınca geri plana atılan Donovan ile beraber bir intikam ikilisi oluşturuyor Ramona. Angela Bassett, Kathy Bates gibi AHS adına kazanç olduğunu düşündüğüm aktrislerden. Geçen sezonki karakteri de iyiydi ama bir Vudu Kraliçesi kadar değildi. Ramona Royale, Vudu Kraliçesi Marie Laveau’ya daha yakın bir imaj çizdi bana.
- Donovan (Matt Bomer):
Oteldeki kadınlarla ilginç ilişkiler içerisinde olan bir karakter. Otel müdürü Iris’in Kontes gibi virüs taşıyan oğlu; zaten Kontes’in de sevgilisi ama ikinci plana atılıyor Tristan’ın otele gelmesiyle. Aslında evcimen ve yuva kurmaya meyilli birisi. Kontes’i elinde tutmak için çaba gösterse de, limiti olmayan kan arzusu onu daha da vahşileştirebilir. Ayrıca annesi ile ‘aile bağı’ haricinde tuhaf bir ilişkisi var. Durun bakalım buradan ne çıkacak? Hatırlarsak Matt Bomer, canlandırdığı sıradışı bir karakterle Freak Show’a konuk olmuştu geçen sezon. Bu kez ana kadroda olduğundan kendisini daha çok göreceğiz. Özellikle hanımlar için iyi haber diyebiliriz.
- Dedektif John Lowe (Wes Bentley):
Los Angeles’ta işlenen bir dizi vahşi cinayet soruşturmasının kendisini otele yönlendirmesi sonucunda eşiyle birlikte otele yerleşiyor Dedektif John Lowe. Yakın zamanda ailesinden büyük bir kayıp yaşaması, kendisini işine vermesine neden olmuş. ‘On Emir Katili’ni yakalamaya çalışıyor. Wes Bentley de geçen sezonu üç bölümlüğüne ziyaret eden oyunculardan. Edward Mordrake rolünde başarılı bir performans ortaya çıkarmıştı. Hotel’de bu kez ana karakter olarak daha ‘normal’ bir görünümle izleyeceğiz kendisini.
- Alex Lowe (Chloe Sevigny):
Dedektif John Lowe’un eşi olan Alex, bir çocuk doktoru ve aynı zamanda bir anne. Hem ailede yaşadığı kayıpla hem de otelde meydana gelen tuhaf olaylarla baş etmeye çalışıyor. Alex ve eşinin, çocuklarını kaybettiklerini tahmin ediyorum şahsen. Chloe Sevigny, ikinci sezon Asylum’dan sonra diziye tekrar dönüyor. Kendisi Netflix’in ilk sezonunu bitiren enfes aile draması Bloodline’da oldukça iyiydi. Umarız bu seferki karakteri Asylum’daki kadar cefakar olmaz.
- Tristan Duffy (Finn Wittrock):
Hep daha yükseği hedefleyen ve arayan bir erkek model. Aradığını Kontes’te buluyor; zaten onun yeni gözdesi oluyor. Kontes’in tamamıyla kendisini anladığını söylüyor Finn Wittrock. Bağımlı bir kişiliğe sahip Tristan’ın seks düşkünlüğü çeken (hiperseksüel) bir karakter olduğunu da ekleyelim. Kontes’in seksapelitesi göz önünde bulundurulunca, kolaylıkla baştan çıkarılabilecek bir aday. Finn Wittrock’un geçen seneki muhteşem Dandy yorumundan sonra Tristan’ı da sabırsızlıkla bekliyorum.
- James March (Evan Peters):
1930’larda inşa edilen ve faaliyete başlayan Otel Cortez’in kurucusu ve sahibi olan son derece sorunlu bir karakter. Elbette kendi karanlık emelleri doğrultusunda tasarlamış oteli. Ryan Murphy, James March’ın bizleri ’64 Numaralı Oda’da beklediğini söylüyor. Yalnız öykümüzün günümüzde geçmesi sebebiyle, kendisini hayalet/ruh şeklinde ve(ya) 1930’lardaki sahnelerde görebiliriz diye düşünüyorum.
- Will Drake (Cheyenne Jackson):
Kariyerine yeni bir yön çizmek adına New York’tan Los Angeles’a taşınan bir moda ikonu. Will’in bir de babalık vasfı var. Kendisinin biraz umutsuz bir karakter olduğunu belirtiyor Cheyenne Jackson. Küstahlığı ve haşin tavırlarıyla otelde pek sevilmeyen, kendine düşman edinmekte de zorlanmayan birisi. Will’in hikayede önemli bir yeri var; çünkü birinci sezondaki Harmonlar’ın lanetli evini, emlakçı Marcy eşliğinde ziyaret edecek. Diziler açısından, Glee’den sonra Jackson ve Ryan Murphy’nin yolları ilk kez kesişmiş olacak böylece.
- Liz Taylor (Denis O’Hare):
Otel Kortez’in ‘The Blue Parrot Lounge’ adlı barını işleten barmen. Efsane İngiliz aktris Elizabeth Taylor’a hastalık derecesinde takıntılı ve bu yüzden de kadın kıyafetleri giyip onun gibi makyaj yapıyor. Hatta kendisini Elizabeth Taylor olarak görüyor. Bu rol için kafası ve vücudunun bazı kısımları tıraş edilmiş Denis O’Hare’nin. Sanırım kendini aşacağı, şu ana kadarki en iddialı rolde izleyeceğiz O’Hare’yi. True Blood’daki ‘Lafayette’ gibi bir karakter bekliyorum ben.
- Claudia (Naomi Campbell):
Vogue dergisinin editörü olan Claudia, bazı önemli kişiler hakkında yazdığı eleştiriler neticesinde bedel ödeyebilecek bir kadın. Otelde kaldığına bin pişman olacak Claudia karakteri, Kontes ve Ramona ile bağlantılı olacak. Süper model Naomi Campbell, rolü hakkında “Biraz tuhaf bir kadın; dayanıklı ve ona hiçbir şeyin zarar veremeyeceğini düşünen biri.” diyor. Hotel’in müzik dünyasından Lady Gaga ile moda dünyasından Naomi Campbell’ı ağırlayacak olması, sezonun ilginç buluşmalara ev sahipliği yapacağının da göstergesi.
* Gabriel (Max Greenfield):
Hollywood esrarkeşi bir karakter. Ryan Murphy, Greenfield’ın rol için saçını kestirip boyattığını ve kilo verdiğini belirtiyor. AHS tarihinin ‘en rahatsız edici sahnesi’nin merkezinde Greenfield’ın olacağını vurgulayan Murphy, onunla gurur duyduğunu da ekliyor. Yolu özellikle Hipodermik Sally ile kesişecekmiş Gabriel’ın. Ünlü komedi dizisi New Girl’ün Schmidt’i Max Greenfield’ın, o en rahatsız edici sahnede karşımıza nasıl çıkacağı şimdiden merak konusu.
- Justin (Darren Criss):
Cadılar Bayramı bölümlerinde yer alacak olan Justin, çocukların ‘Şeker mi şaka mı?’ oyunundan kaçmak için sevgilisiyle kendini Otel Cortez’e atan bir Silver Lake hippisi. Glee’den bir oyuncu daha Hotel zilini çalacak böylece. Küstah davranışları ve oda servisi için olan talepkarlıkları nedeniyle, Iris’i canından bezdirecek bir çift göreceğiz karşımızda.
- Aileen Wuornos (Lily Rabe):
ABD’nin en önemli kadın seri katillerinden olan Aileen Wuornos, eşcinsel bir hayat kadını. 2002’de beş kişiyi öldürmekten (dahası olduğu da iddialar arasında) idam edilen Wuornos’u, 2003 yapımı Monster (Cani) filminde Güney Afrikalı Hollywood yıldızı Charlize Theron ete kemiğe büründürmüştü. Bayrağı Theron’dan devralacak Lily Rabe’in müthiş bir iş çıkaracağına eminim şahsen. Kendisinin Cadılar Bayramı bölümlerinin başrolünde olacağını söyleyebiliriz.
- Karakterin Adı Henüz Belli Değil (Mare Winningham):
Otelin 1930’lardaki çamaşırcısını canlandıracak olan Mare Winningham’in karakteri, özellikle James March ile bağlantılı olacak. Oğlu, 1930’larda ‘Wineville Tavuk Kümesi Cinayetleri’ olarak bilinen olaylar çerçevesinde kaçırılmış bir anne. Hatta başrollerini Angelina Jolie ve John Malkovich’in paylaştığı ve benim de şahsen çok beğendiğim The Changeling (Sahtekar) filminin konusu, bu olayları anlatıyordu. Winningham’ı, Coven’dan ensestçi anne, Freak Show’dan ise Pepper’ın ablası karakterleriyle hatırlayabiliriz.
- Agnetha (Helena Mattsson):
Dizinin ilk bölümü Checking In’de boy gösterecek ve otele giriş yapacak olan Helena Mattsson’ın, Agnetha adlı bir karakteri oynayacağı haricinde henüz başka bir detay yok.
Karakterin kalıcı olup olmayacağını şu an için bilmiyoruz ama bana pek kalıcıymış gibi gelmiyor. İlginçtir, Mattsson bundan önce de ‘lanetli otel’ dizisi olan 666 Park Avenue’da rol almıştı. Ondan sonraki dizileri ise Betrayal, Fargo ve Mistresses.
- Marcy (Christine Eastbrook):
Murder House’un işgüzar emlakçısı Marcy, bu sefer Harmonlar’ın evini Will Drake’e kakalamaya çalışacak.
- Karakterin Adı Henüz Belli Değil (Madchen Amick):
Oğlu hasta olan bir anneyi canlandıracak Madchen Amick. Tabii ki, otelde bulunan Dedektif John Lowe’un çocuk doktoru olan eşi Alex’ten yardım alacak. En son Witches of East End dizisinde boy gösteren Amick’i, David Lynch’in kült dizisi (favorilerimdendir) Twin Peaks’deki (İkiz Tepeler) Shelley Johnson hallerinden beri severim zaten. İyi bir seçim olmuş kendisi.
- Dedektif Hahn (Richard T. Jones):
Hahn, Los Angeles Cinayet Masası’ndan bir dedektif. Bu sezonun sekiz bölümünde izleyeceğimiz Dedektif Hahn, Dedektif John Lowe’un ortağı veya amiri olabilir diye düşünüyorum ben. Oyuncuyu en son Netflix harikası Narcos ve CBS bilimkurgusu Extant dizilerinden hatırlayabiliriz.
-(Karakterin Adı Henüz Belli Değil) Emma Roberts:
Emma Roberts’ın söylediğine göre, karakterini sezon sonunda görecekmişiz. Evan Peters’ın James March karakteriyle ‘harika bir olay’ı olduğunu belirtiyor.
Bunlara ek olarak aktör John Lowe da ‘Konu’ başlığında belirttiğim üzere, Cadılar Bayramı bölümünde rol alacak.
Not: Bazı karakter isimlerinin bilgisi olmadığından, oyuncuların canlandıracağı bu karakterlerin isimleri yazılmamıştır. Ayrıca bazı oyuncuların karakter fotoları olmadığından başka fotoları konulmuştur.
Son Söz:
Evet, elimizdeki tüm bilgileri panomuza yapıştırmış olduk böylece. Karşısına geçip büyük resme baktığımda, özellikle Murder House vari bir beşinci sezon izleyecek olmamız sebebiyle, Hotel’in beklentiyi yükselttiği kanısındayım. Gerek Lady Gaga gerekse Naomi Campbell gibi kişileri de barındırmasıyla yine ilginç bir seyirlik bizleri bekliyor. Teknik anlamda Hotel’in kalitesinin nasıl olacağına dair sanırım kimsenin şüphesi yoktur. Son iki sezon, bazı seyircileri tatmin etmeyerek kendisine bir nebze küstüren dizimiz (ha benim için her sezonun yeri ve tadı ayrı), bakalım bu sezon seyircilerini otelin hizmetinden memnun halde uğurlayacak ve damakta güzel bir tat bırakacak mı? 7 Ekim’de ABD'de, 11 Ekim'de Türkiye'de FX'de görüşmek üzere Otel Cortez!...
KAYNAKLAR:
