Murder House, Asylum ve Coven derken, Freak Show temalı bir sezonu daha bitirdik (gerçi ben yeni bitirdim!) ve beşinci sezon Hotel’in 7 Ekim’de kapılarını açmasını şimdiden beklemeye başladık. Bittabii Freak Show’a bir sezon değerlendirmesi yazmamak olmazdı; bu yüzden perdeleri, sezona genel bir bakış atarak kapatmak istedim. Şöyle artıları, eksileri bir masaya yatıralım en iyisi.
Öncelikle bu sezonu genel anlamda beğendiğimi belirtmekle başlayayım.. Sosyal medyada gördüğüm kadarıyla, çoğunluk tarafından pek iyi bulunmamış Freak Show. Açıkçası sezonun ilk yarısında beklentimin altında bir sezon bulmuştum karşımda ama ikinci yarısında iyi toparlayıp finalde de olayların güzel bağlandığını düşünüyorum. Bu sezonki hikaye, bir dönem hikayesiydi bildiğimiz üzere ve dizinin babası Ryan Murphy bir röportajında “İlk sezon korku severlere, ikinci sezon drama severlere, üçüncü sezon nispeten genç kuşağa ve Freak Show da sanatsal bir anlatım benimseyenlere hitap ediyor,” demişti. Aslında bir nevi haklı da. Bu seferki hikayeye sinmiş olan sanatsal, lirik atmosfer diğer sezonlara göre daha ağır basıyordu. İronik bir şekilde kesip biçmeler, “gore” öğeleri de aynı ölçüde yaygındı. Eleştirilerin en önemlilerinden biri, sezonun korkutmaması ve hikayedeki dram yoğunluğuydu. Seyircinin, dizinin adına müteakip “korku” beklemesi aslında doğal bir durum ama hikayede somut anlamdaki tek korku öğesi Palyaço Twisty idi. Zaten onu da ilk birkaç bölümün sonunda harcayınca sahnede bir tek Dandy kaldı. Ha bir de yer yer arkada Dandy’e vokal yapan Stanley ve Dell Toledo’yu sayabiliriz.