Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
MYY Kösem: İkinci Sultan kaybımız; hoşçakal Mahfiruze!
Sezon: 1 Bölüm: 15

 

Birkaç bölümdür anlamakta zorluk çektiğim Kösem karakterini bu bölüm çözümlemeye ve yaptıklarına hak vermeye başladım. Aslında bize çizilen karakter tam da tarihteki gibi soğuk bir Kösem'di. Fakat bu soğukluğu yavaş yavaş değil de birden verince, haliyle ilk zamanlar seyirciye itici geldi. Tıpkı Safiye Sultan gibi.. Bu örneği neden veriyorum, ilk bölümleri hatırlayın Safiye, buzdolabı ve sevgisiz bir kadın olarak nitelendirildi. Peki ya sonra ne oldu? Bu kadının kalbini ortaya çıkardılar ve şu an izlediğim Safiye'den inanılmaz bir tat alıyorum. Kösem'in de bu bölüm kırılma yaşadığı düşüncesindeyim, Osman'a sütünü vererek annelik duygusunu ortaya çıkarması ve Ahmed ile kavuşma sahnesinde karakterin insani yanı gösterildi ve bunu Beren'in hissettirmesi gayet yerindeydi. Karakterin bu denge ile devam etmesi dileğiyle..

Safiye'ciğim o taht Bülbül'ün dediği gibi tabi ki de sana yakışır. Ama duracağın yeri bilmek lazım. Dereyi görmeden paçaları sıvadın bak ne oldu? Ahmed geldi esti yağdı kükredi. Sonunda zindanı boyladın. O zindan ki asaletinden boynunu eğdi. Bölüm başlarında Kösem'e anlattığın Hürrem Sultan'ın yüzüğünün hikayesi, bölüm sonunda ikili arasında geçen manidar bir konuşma ile yüzüğün artık Kösem'e geçeceği sinyalleri verildi. Bu arada senaristler unuttu mu ne? İskender vardı hani Safiye'nin oğlu olan. Artık onun hikayesine de giriş yapılsa hiç fena olmaz hani. Tam da Safiye dört duvar arasına sıkışmışken..

Bülbül Ağa'nın Kösem'e içten içe sempati duyması bu bölüm daha bir ortaya çıktı. Safiye, Kösem'e tokat attığında adamın içi sızladı daha sonra katledilmesine gönlü razı olmadı ve serbest bıraktı. İlerde Kösem'in tarafına geçer mi bilmiyorum ama şu bir gerçek ki onlar Safiye Sultan ve Bülbül Ağa ayrı düşemezler. Safiye ne vakit ölür Bülbül de ardına intihar edebilir. Ölümüne bağlı bir sevgi var aralarında. Mesela Hacı Ağa ve Handan'da bu sevgiyi hissedemiyorum. Hacı Ağa karakteri bana samimi gelmiyor her an ihanet edecekmiş gibi bir havası var. Hele bu bölüm isyan sırasında sarayda olmaması sonra Handan'a ilgi göstermesi, Derviş Paşa ile aralarında ki münasebete şahit olması, bunun için Handan'ı uyarmaya çalışması Hacı'nın takıntılı bir şekilde Handan'ı sevdiğini düşündürdü. Handan'ın sonunun Hacı Ağa'yla bağlantılı olma ihtimali ağır basmaya başladı.

Zülfikar Ağa, bu adamdan yararlanamıyorsunuz dedik dedik sonunda saraya aldılar, son bölümlerde de Kösem'in adeta sağ kolu oldu. Keza Mete Horozoğlu çok iyi bir oyuncu; Ahmed'i bir baba gibi sarmaladığında, sevindiğinde, utandığında ve her haliyle uzun süre izlemekten keyif alacağımız bir karakter haline geldi.

Soluksuz bir bölümdü. Senaryosundan çekimine ve oyunculuklarına kadar her şeyiyle kusursuzdu. Kösem'in en iyi bölümüydü diyebilir miyiz?  Kuşkusuz. Her bölümün böyle yüksek tempolu geçmesi beklenemez tabii ki, ama en azından bu bölümdeki gibi yüksek duygu yüklü sahneler izleyebiliriz.

1 2 3
Haseki Özkurt
28/02/2016 13:18
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR