Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Defne ve Ömer'in geçmişe dayanan aşk masalı
Sezon: 1 Bölüm: 30

--Hayat; aslında tam da bu hafta Kiralık Aşk'ta izlediğimiz gibi. Ne adamsın Koray, yıl yıl Koray Sargın belgeseli çekseler, hiç sıkılmam saatlerce izlerim seni. Koray o yıllarda garsonluk yapıyor ama Koray aynı Koray. "Ben o kadar önemli bir insanım ki, kimsenin haberi yok gerçi şu an ama, olacak." Herkesin gelecek adına hayaller kurduğu o senelerde Koray da tabii ki fotoğrafçı olacağı günleri bekliyor ve bir makine alabilmek için çalışıyor.

Sinan 18. yaş gününü kutlamakta. Hem de Koray'ın çalıştığı yerde. "Niye bağırıyorsunuz bu kadar? Sonra polisler geliyo,r ben polislerden korkuyorum." Hahahaha çok yaşa Korişim sen e mi. Koray'ın da hayallerine ulaşma yolundaki mucizesi Sinan oluyor işte. Koray onu her zamanki bizim bildiğimiz halleriyle aşağılayıp, elinde tuttuğu makinanın ne kadar kıymetli olduğunu, insanların ona sahip olmak için ne kadar uğraştığının sitemlerini ederken, Sinan, Sinanlığını yapıyor ve makinasını Koray'a hediye ediyor. Geleceği bilmeden atılmış bu küçücük ve dostça adım, Koray Sargın'ın Passionis'in kurulması için bir mucize yaratmasına vesile olacak biliyoruz ki :)

--

Defne, abisi, kız kardeşi, anneannesi ve annesi yeni taşınıyorlar mahalleye. Bir kaç gün sonra da annesinin talibinin çıktığını, evleneceğini ve bir daha dönmemek üzere gittiğini öğreniyorlar abi kardeş Türkan Teyze'mizden. Terkedilen her evlat için çok zordur ve terkeden her anne için belki çok fazla söz söylenebilir ama kundaktaki bebeği bile terkedecek kadar "yorulmak ve dayanamamak" hangi annenin vicdanına sığar ki? Baş okşayıp, üstünü örterek veda etmek ve çıkıp gitmek.. Geride kalan o evlat, nasıl yüreği burkulmadan yaşayabilir? Serdar öfkelenip "Onu ömrüm boyunca affetmeyeceğim!" derken, Defne daha farklı yaşıyordu acısını. "Biz ona ne yaptık ki?" diyordu. Ve Defne'yi bir kere daha, bu sefer yıllar öncesinde, farklı bir çaresizlikte izliyorduk.

"Biz ona ne yaptık? Neden anneanne ya neden niye gitti ki? Önce babam sonra annem; bizim hiç mi sevilecek bir tarafımız yoktu, neden gidiyorlar?" Defne'nin ömrü boyunca peşini belki bırakmayacak olan ve sürekli su yüzüne çıkan yarası böyle başlamıştı işte. Terkedilmek, kimsesiz büyümek, yalnız kalmak onun en zayıf noktaları oluvermişti. Hatayı kendinde arayışları ve kimsenin kendisini sevemeyeceğini düşünmesi, içindeki eziklik duygusu, yıllar önce bugün oluşmuştu.

1 2 3 4 5 6
Dilara Pamuk
23/01/2016 13:57
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR