Bir kere şunu söyleyeyim: Diziler ne kadar otantik, gerçekçi, muhteşem olursa olsun, ben enformasyonumu televizyon dizilerinden edinmiyorum. Belli belirsiz bazı şeyleri haberlerden öğreniyorum ama esas olarak politik görüşlerim UNICEF’teki çalışmam doğrultusunda oluştu. Yürümeyi öğrenmeden önce orada çalışmaya başladım ben. Orada öğrendikçe de öğreniyorum hala. Hassas bir mesele bu. Bir çocuğun haklarını korumak, hayat kalitesini geliştirmek, hatta yaşama şansını artırmak için uğraşıyorsunuz ama o kültürde nasıl bir etkiniz olduğunu da hesaplamanız gerekiyor. Hiçbir sivil toplum örgütünün, ya da bir ülkenin hatta bir bireyin gidip de başkalarının kültürünü değiştirmeye hakkı yok.

Elizabeth’in karakterinde çok önem verdiğim iki şey benden daha az yargılayıcı olması ve benden daha çok umut dolu olması. Bu iki unsur benim için çok önemli, çünkü sabah kalkıp onu oynamaya giderken bu iki unsur güç veriyor bana. Bu kadını seviyorum. Benden bir parça daha soğuk, ama belli olmaz dördüncü sezonda ısındırırım belki kendisini.

Riskli ile ne kastettiğinize bağlı. Başınız ağrıyabilir, evet. Bir çok Hollywood oyuncusu, desteklerine ihtiyaç duyan kuruluşlar tarafından angaje ediliyor, yardımcı olmak, işe yaramak istiyor, çeşitli platformların yüzü oluyor. Benim politik görüşlerim o kadar politik değil esasında. Bana göre çare çocuklar. Bir sonraki neslin eğitimini, beslenmesini ve desteklenmesini sağlayabilirsek bence bu dünyanın gidişatını kesinlikle etkileyecek.