Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZEL
The Affair: Helenizm

Bunun da temel sebebi aslında dizideki genel problem. Başroldeki iki karakter gerçekten hayatımda gördüğüm en antipatik iki insan olabilir. Mesela Noah’yı ele alalım. Tarihin en kötü erkek estetiği bu adamda. Yüzü kendisini şakaklarından astırmış gibi duruyor ve estetiği yokmuş gibi davranıyorlar. Noah’yı bu sezon çok hasetledim çünkü yazdığı Descent adlı kitabı çok tuttu. Ve Noah o kokain partisi senin, bu grup seks benim gezmelere başladı. Kitabın fikrini de beğendim bu arada. Konseptini çalıp, takma isimle aynısını yazarak dandik bir yayınevinden çıkarmayı düşünüyorum.

Descent’in fikir güzel de sanki Noah pek yazamamış gibi bir yandan da. Okuma turunda kitaptan paylaştığı parçalardan bir Tuna Kiremitçi tadı seziliyor. Bu dandik kitaba dizide ne goy goy yapıldı inanılmaz. Dizide Noah paçozunu Steinbeck ve Jonathan Franzen’le kıyaslamaya başladılar.  

Diğer ana karakterimiz Alison ise gerçekten insanda başına kötü bir şey gelmesin hissi uyandıran bir insan. O ağlamaları, o histerik dudak bükmeleri, o bir türlü derdinin ne olduğunu anlaşılamayan ifadesi... Alison bende gerçekten merdivenlerden aşağıya itme ya da yüksek bir uçurumdan düşecekken, koşup koşup onu kurtarırmış gibi yapıp suratına tekme atma hissi uyandırıyor.

Diğer karakterler de geldi dedik ya! Mesela Alison’ın eski kocası: Cole.

Aaa Cole büyük tutar. Çok kötü oynuyor ama varoşa olan ilgim beni Cole’a direkt itiyor. Onun soyunduğu sahneleri çok seviyorum. O varoş dövmeleri, göbeği, kıllı göğsüyle beş tane Noah eder. Ama Cole’la ilgili sorunum da şu: Bu hikayeye katkısını başından beri çözemedim ben. İlk sezon bitti numarası. İkinci sezonda biraz katkısı olmaya başladı. Topladı yani. Ama hiç kalıbının adamı değil ona sinir oluyorum. O iğrenç yazar bozuntusu karını çaldı, biraz Türk ol. Bir olay çıkar değil mi? Hayır. Cole gitti alkolik olmayı seçti.

Ve geriye kalıyor Helen. İşte The Affair’in ikinci sezonunu takip etmemin gerçek sebebi Helen.

Helen bu sezon şahane. On numara beş yıldız.

Noah’nın antipatik karısı öyle bir geri döndü ki onun çıktığı her kısım diğerlerine fark atıyor. Gururlu ama acı dolu eski eş, annesinin lanetli genini taşıyan küçük kız, aşkı çaresizce arayan orta yaşlı kadın, esrarkeş anne, mutsuz ev kadını.... Helen tüm bu karakterlerin hepsini tek bir rolde yaşamayı başardı. Helen’ı oynayan Maura Tirney bu sezon izlediğim en iyi performanslardan birini sergiliyor. Ve Helen rolüyle de Golden Globe’a aday oldu.

The Affair’de saçmalıklar bitmiyor, dizi üçüncü sezon onayını da aldı... Üçü bilemem ama ikinci sezonunda bir Helenizm damgası yaşanıyor ki, sadece onun part’larına bakmak için bile bu hetero saçmalığına bir şans daha verebilirsiniz.

1 2
Yiğit Karaahmet
18/12/2015 17:23
YORUMLAR




DİĞER HABERLER