Sema Ergenekon ve Eylem Canpolat’ın yazdığı bir diziyi izliyorsanız o dizinin senaryo matematiğinde mutlaka konuşulacak sahneler olur. Misal; ayrı dünyaların insanı bir erkek ve bir kadın mutlaka karşı karşıya gelir ve (ablaların kafasındaki) cinsel çekim göstergesi olan errrrkek zorbalığı illaki yaşanır. Yani errrkek mutlaka kadına errrkekliğini göstermek zorundadır. Taraflardan biri mutlaka bir haksızlık kurbanıdır. Bakın bu kesinlikle değişmez mesela durup dururken ortada mantıklı bir neden yokken ya başrol kadına ya da birinci yan rol kadına mutlaka tecavüz edilir. (Çünkü konuşulmak, çünkü iyi reklam kötü reklam yoktur gündem olmak vardır.) Kadın başrol mutlaka ama mutlaka seme olmak zorundadır. Errrkek onu itip kakmadan aşık olduğunu ve kadınlık dürtülerinin olduğunu anlayamaz. Yan rollerin hepsi küçük birer detaydır ve onların başlayan hikayeleri assslaa bir sonuca bağlanmaz. Yazılan yan karakterler ve hikayeleri durup dururken sonsuzluğa yol alabilir. Siz ekran başında niye ya, ne alaka dediğinizle kalırsınız. Benim naçizane çıkarımım Sema-Eylem bacılar dizi hikayesi yazsınlar (esinlenmiş veya esinlenmemiş) tamam kabul ama bunu devam ettirmesinler. Çünkü yapamıyorlar. İstisnasız tüm dizileri beşinci, bilemedin altıncı bölümde hikayesini lavabo aç’a muhtaç bir şekilde devam ettiriyor. Hikayecilik başka, tretmancılık başka, diyalog yazarlığı başka şeyler. Bizim ülkemizdeki tüm dizilerin genel sorunu bu aslında. İki bilemedin üç kişiyle her hafta 120 sayfa senaryo yazılıyor. Böyle olunca üçüncü bölümde senaristin yazdığı o anda izleyiciye ‘’Vay bee, ulan acaba ne olcak?’’ dedirten detaylar uzay boşluğunda süzülmeye mahkum oluyor.
Dizinin ilk beş bölümünde hem psikolojik hem fiziki şiddet o kadar yoğundu ki bazı fanların ayılıp bayıldığı o sert yapan errrkek fantezisi anlayamadığım boyutlara ulaştı. Hormonlarımızı uyaran Alfa’lık kadını itip kakarak olmuyor sevgili hemşirelerim bunda bir anlaşalım. Zorla hayatından koparılıp mecburiyete mahkum olan kadınlar bu ülkede o kadar çok ki Ferhat Aslan’ın İbo’cuğum tarafından canlandırılması bunun kabul görmesini sağlamamalı. Bu yoğun şiddet izleyenleri de rahatsız etti ve dizi RTÜK’den uyarı aldı. Senarist ablalar diziyi bıraktı ve yapım ekibi dizinin senaryosunun başına Erkan Birgören’i getirdi. Ve açıkçası ne olduysa bundan sonra oldu zaten.