Bazı büyük sıkıntıları olsa da (mesela ailenin şeytanlaştırılan gelini Songül ve de bu sırada melekleştirilen psikopat Sadettin karakteri gibi) Poyraz Karayel bu bağlamda az biraz daha yaratıcı sanki. Hani geçen bölümde (Poyraz Karayel 20. Bölüm) ağlayacağını söyleyen Zülfikar’a, Sefer “ağlamazsan adam değilsin” dedi ya. O kadar acayip bir şey olmasa da, bu tür replikler çok hoşuma gidiyor, ne yalan söyleyeyim! Ya da işte 14. bölümde Ayşegül’ün Poyraz’dan ayrılacağı yönünde bir beklenti yaratıp, bizi korkutup, çat diye Poyraz’a evlenme teklif etmesine ne demeli?! Ayşegül yine her zamanki gibi efeliğiylen göz doldurdu. Çok uzattım, bu günlük benden bu kadar. Stop.
(Bu arada Ayşegül’ün ne kadar ciddi olduğunu anlatmak için kullandığı “kalp krizi kadar ciddiyim” de doğrudan İngilizce’den çeviri!.. Lakin olur böyle şeyler, sadece not düşeyim istedim bkz. Serious as a heart attack.