Bu arada unutmadan, Güney, babasının annesini aldattığını öğrenince sığındığı tek liman olan Songül'ü çağırdı yanına. Her şeyi anlattıktan sonra Songül'ün her şeyden haberinin olduğunu öğrenince bir şok daha yaşamış oldu. Bu bir dizi klişesidir; karşıdaki insan üzülmesin diye hiçbir şey anlatılmaz ve öğrendiği zaman da çiftler birbirlerine küserler. Güney darıldı ve gitti Songül ise onun arkasından bakakaldı derken bir Kimya dersiyle karşı karşıya kaldık hani Kimya'yı sevdirecek cinsten bir ders oldu diyebiliriz yani. Songül, dersin ortasında öğretmenine Kimya ile ilgili bir şiir yazdığını söyledi ve başladı şiirini okumaya. Kimya ile ilgili olduğuna bakmayın zira bu şiir Güney’e gitti. Ama şiir de şiirdi hani. Dur bakim nasıldı o 'sen gittin oksitlendi yüreğim' devamı az sonra. :) Ama Güney o şiire gülümsemedi bile; valla iyi dayandı gülmemeye ne yalan söyleyeyim. Ancak daha sonraki gün Songül'ün Güney'in aldığı şapka ve ayıcıkları ile gelmesi ve deliler gibi dolaşması Güney'in hoşuna gidince Güney'de de ipler koptu ve orada tatlı bir sarılmayla bu küslüğe de son verilmiş oldu.

Bölümün en komik aşamalarından biri ise Neriman Hanım'ın, Feride'nin evinde kaldığı anlar oldu hiç kuşkusuz. Neriman Hanım'ın sitesini böcekler basınca 'bu kışın ortasında ne böceğiyse artık' soluğu Feride'nin evinde aldı. Toprak ve Feride'yi de az daha birbirine düşürecekti derken zaten toparlandı benim tatlı çiftlerim. Neler neler demedi ki Neriman Hanım. Yok yemeği tuzluymuş, yok eli çok ağırmış geçelim bunları Neriman Hanım. Onların aşkları yeter, aşkları. :)

Bölümün sonlarına gelirken Eylül'ün Kemal tarafından eve kapatılıp tacize uğradığını Nazan Hanım'ın gördüğünü öğrendikten sonra Nazan Hanım ile görüşmeye gitmesi ve Nazan Hanım'dan gördüklerini annesine anlatmasını istemesi sanırım geceye bomba gibi düştü. En etkili sahnelerden biriydi ve Nazan bile dayanamadı içini çeke çeke, kendini sıka sıka da olsa ağlamamaya çalıştı ancak söyledikleri karşısında çok üzüldüğü de belliydi hani. Neyse Nazan Hanım, Mesude ile konuşmaya ikna oldu derken bu kez yeni bir pürüz çıktı ve Kemal bunun haberini bir şekilde aldı ve Nazan'ın çocuklarına musallat olmaya başladı. Mesude görüşe geldi gelmesine ama bu konuşmalar esnasında neler oldu bilemiyoruz; tek bildiğimiz Mesude'nin üzgün bir şekilde hapishane kapısından çıktığıydı ki ben söylemedi Nazan Hanım diye düşünüyorum, bakalım neler olacak.