Politik görüşlerim doğrultusunda emperyalizme karşı savaşımız sürüyor tamam (yersen!) ama itiraf edeceğim, Amerikan film sektörüne bayılıyorum. Müthişler. İnsana geleceğe dair yalandan da olsa umut aşılmayı başarıyorlar. İyi bir fikrin varsa hala bir şansın var. Olmaması için hiçbir sebep yok. Üretkenler. Belgeseli bile yeniden canlandırmak için uğraşmaya değer buluyorlar. Bizim içkilerine ilaç atılıp bayıltılmış televizyon sektörümüzde kim yapacak bunu? En yakın tahmin Acun, onun da inançları gereği elbette içkisine değil şerbetine müshil katılmış gibi. Yok canım almayayım.

Amerikan film sektörü bu kadar insanı heyecanlandırırken, Amerika’nın kendisi de bir o kadar ürkütücü. Ben hiç gitmedim, filmlerde gördüm; oranın yabancısıyım. Jinx’te tuhaf bir şekilde tüm bu sistemin içindeki adamları; en zengininden polisine, avukatından film yapımcısına kadar izledikten sonra Amerikan karanlığı dediğimiz o hayalden ama bir o kadar da elle tutulacak kadar gerçek şeyden bir kere daha korktum.

Sistem çok fena beyler. Çok şeytani ve ince bir şey dönüyor orada. Burada sürekli yediğimiz kaba saba Osmanlı tokadı gibi bir şey değil. Bize öğretildiği gibi istediği şeyi sadece en zengin olan yapabiliyor diye bir şey yok.

En akıllı olan da, en inatçı olan da, en çok bir işe kafayı takan da istediği her neyse onda başarıya ulaşabiliyor. İmkansız dediğiniz şeyi iyi bir ekip ve doğru bir taktikle alt edebilirsiniz. Bu konuda da fırsatınız var. Ama yine işinizin en iyisi olmanız lazım. En ufak bir hata sizi çöplüğe geri gönderebilir.

Bizim naif ve bebeksi hayat algılarımızın çok dışında bir karanlık bu. Gerçek Amerikan karanlığı. Zor hayata karşı antrenmanlıyız ama kafayı çok çalıştırmak ya da ısrarcı olmak konusunda o kadar başarılı olduğumuzu sanmıyorum. Üzülmeyin çünkü bu sadece bize özel bir şey değil, dünyanın diğer pek çok yerinde de bunun olduğunu sanmıyorum. Bu sadece Amerika’ya özel bir durum. Bu insanlık hali sadece onlarda mevcut. Sistemi onlar buldukları için onu nasıl evirebilecekleri konusunda da hepimizden daha iyiler.

Tüm bu his şölenini bana bir televizyon belgeseliyle yaşattığı için; Jinx: Life&Death of Robert Durst’e benden on numara, beş yıldız. Kaçırmayın!

Not: İzledikten sonra yazının altına bir kaç yorum atın da küçük hayatlarınızda ne gibi fikirler dönüyor bilelim. Hoş bunda da çok başarılı olacağınızı sanmıyorum ama neyse.