Merhaba Kiralık Aşk severler, sevmeye doyamayıp sürekli Kiralık Aşk'tan bahsetmek isteyenler! Bende bu özel konulara değinme olayı adeta bir bağımlılık yarattı. Geçen hafta, "Bu oyunun içinde en masum Defne" demiştim. Aslında bu bitmiyor diye yandığımız oyunun Defne için hiç başlamadığına değinmiştim. Hatta demiştim ki, "Sevil Berberi sever misin?" sorusuna, "Ne berberi?" diye cevap veren kız, Rossini seviyor diye mi etkilenir Ömer? demiştim. Ve hemen akabindeki bölümde Ömer'de buna değindi. Linki de bırakayım.
Bu hafta Ömer İplikçi, Rossini'ye değinerek zekasının asla küçümsenmeyecek kadar etkili olduğunu bizlere göstererek beni de yanıltmadı. Zaten en başından beri diyorum, sadece bakmıyordu, baktığı zaman bu sırrı bulamaz belki ama fazlasıyla yaklaşır. Defne'nin hareketlerinin tutarsızlık değil de çaresizlik olduğunu anladığından beri hafızasını zorlayan ve bize neler düşündüğünü pek açmayan Ömer İplikçi'ye bugüne dek verilen en net açıklar neler peki Rossini'den başka diye bir derleme yaptım^^ İşin en başa dayandığına yaklaşsa Ömer, bir yerden sonrası çorap söküğü zaten. Çünkü aslında bizim izlerken gülüp geçtiğimiz ama neticede kırılmış olan cevizler bini aşmaya çok yakın. Ömer Bey'ler belki bir gün flashback yapmak isterler, buyrunuz biz ondan önce bi cevizleri inceleyelim.
**Ömer İplikçi, 1. bölümde, Sezen'le yaptığı konuşmasında, Sezen'in kıyafetinden karakter analizini nasıl da ortaya dökmüştü hatırladınız mı? Aynı Ömer İplikçi, 25. bölümde de bir kadının yüzünden halinden tavrından ne ayakkabı giydiğini anlayabilmekte fazlasıyla iddaalı. Ki bu iddaasında da haklı olduğunu biliyoruz.
Defne 14 bölüm boyunca Neriman'ın ona aldığı kıyafetleri giydi. Mantıken onların, kendi kıyafetlerinden daha pahalı, daha kaliteli olması gerekiyor. Evet Defne'nin kıyafetleri meselesi zaten çok karışık, nereden para buluyor da değişik montlar, ayakkabılar giyiyor ben de anlamıyorum. Ama en azından Ömer'in, babeti ıslandığı için ve kullanılamaz hale geldiği için üzülen 2. bölümdeki Defne'yi bir flashbackle hatırlaması gerekiyor. Bu kız "Maaş yatınca yenisini alırım," diyecek kadar ekonomik durumu ortada bir kızcağız. (Türkan Teyze'yle telefonlaşıp, mesele para da değilmiş diyen Ömer Bey'ler!!) Aynı zamanda Ömer ona Rose Comfort hediye ettiğinde, sevinçten boynuna atlayacak kadar masum ve ekonomik durumu ortada bir kız.
**Şimdi dönelim yine en başına, Sinan yine 2. bölümde, Defne'nin özgeçmişinin çok iyi olduğuna dair bir açıklamada bulundu Ömer'e. Ömer, Defne'nin Manu'da garsonluk yaptığını söyleyince "Evet bir dönem öyle bir şey olmuş parasız kalmış" la çevirmişti lafı Sinan. Sevgili Ömer İplikçi, Defne'nin cv'sine bakmayı hiç akıl ettin mi? Eğer önüne sahte cv falan koydularsa, daha o zamanlarda konferans görüşmesi yapacağım diye Manu'yu sana bağlayan tecrübesiz Defne'nin özgeçmişi ne kadar iyi olabilir ki?