Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZEL
Anneler Günü kutlu olsun!

 

Ne çok anne geldi geçti ekranlardan. İyisiyle, kötüsüyle kalbimize değenleri, unutulmayacakları derledik…..

 

HANDAN TEKİNOĞLU - Kuzey Güney

Türk dizi tarihinin gelmiş geçmiş en kötü annesidir bana göre Handan Tekinoğlu (Semra Dinçer). Ne yaşadıysa her şeyi sonuna kadar haketmiş biridir. Oğullarından Güney’i kayırması, suç onunken sadece okuyor diye teslim olmasına engel olması, Kuzey'in hapishanede hayatının kararmasına müsade etmesi ve onun üzerinde hiçbir hak teşkil etmemesine rağmen hala hayatına karışmaya çalışması… Bunları hangi anne yapar ki oğluna?

Zenginlik merakı, hiç ona göre olmamasına rağmen lüks yaşamak istemesi yüzünden Güney ile beraber sığındığı evde yemediği hakaret kalmadı ama o hepsini yutarak orada yaşamaya devam etti. Yine de sığındığı liman hep Kuzey oldu. Kuzey merhametliydi, Kuzey yufka yürekliydi; ne kadar kırgınlık olursa olsun içinde ‘Handan Hanım’a karşı yine de hep açtı kapılarını sonuna kadar ona… “Anne” demeye dili varmadığından mıdır bilmem annesine “Handan Hanım” deyişi…

Olsun! Annelelerin en kötüsü de olsan, anneler günün kutlu olsun Handan Tekinoğlu!…



 

 

HANIM MERİÇ - İkinci Bahar

Kızı Gülsüm’ün ölmek istemesi üzerine ona anlattıkları hayatının özetiydi Hanım’ın (Türkan Şoray). 14 yaşında evden kaçmış, güzellik yarışmalarına katılmış, kendi tabiri ile salyası akan erkeklerin peşinden koşmasıyla yemiş hayatın ilk sillesini. Sonra evlenmiş bir kızı olmuş ama kocasını kaybedince öylece dul kalmış. Tekrar hamile olduğunu öğrenince hiç istememiş oğlunu ama ameliyathanede onun kokusunu çekince içine tekrardan hatırlamış anne olduğunu…

Zor bir hayattan sonra karşısına çıkan Ali Haydar’a aşık olmuş. En doğal hakkı değil mi sevmek, sevilmek… Evlendiği adamın çocukları ve kendi çocukları ile çok daha zor bir hayatı da olsa en has annelerden biridir Hanım Meriç. Anneliğin hakkını sonuna kadar verdi. Çocukları onun için herşeyin üstündeydi.

İyi ki tanıdık seni Hanım… Anneler günün kutlu olsun!

 

 

FİRDEVS YÖREOĞLU - Aşk-ı Memnu


Firdevs Yöreoğlu (Nebahat Çehre), izlediğim tüm annelerin en efsanesidir. Okul açsa öğrencisi olunur, parti kursa oy verilir. İlk bölümlerde sırf annneanne olmak istemediği için büyük kızı Peyker’in evlenmesine karşı çıkmıştı. Gençliği, güzelliği herşeyin önünde geliyordu onun için. Lüks düşkünü, gözü daima en tepede… Bu hayatı yaşamak için yapmayacağı oyun, çevirmeyeceği dolap kalmamıştı. Kocasını aldattığında bile üste çıkıp “Senin yüzünden,” diyebilmişti. Ama o zamanlarda kazandığı en büyük nefret kızının nefreti olmuştu. Bihter o kadar nefret etti ki annesinden, sırf inat uğruna onun kendine istediği adamla evlendi ve bu sevgi eksikliğinden en yakınındaki adama aşık olarak hayatını sonlandırdı. Firdevs’in, Bihter ile Behlül’ün ilişkisini ilk öğrendiği zamanlarda kızına hesap sorması üzerine aldığı cevap hala bütün Aşk-ı Memnu izleyicilerinin aklındadır: “Senin kızınım Firdevs Hanım, ben de kocamı aldattım!”

Bu aşkı engellemek için elinden geleni ardına koymadı Firdevs Hanım, çünkü Adnan Bey giderse bu hayat da çekip gidecekti ellerinin altından. Sonra kızının öyle anlarına şahit oldu ki ona yardım etmeye başladı. Ne olursa olsun; anne yüreği, dayanamadı…

Kızlarına verdiğin taktiklerle, ardından gelen bir dolu taklitlerinle sen bir numarasın Firdevs Yöreoğlu!

1 2 3 4
Gülşah Şençiçek​
07/05/2016 21:02
YORUMLAR




DİĞER HABERLER