Bölüm boyunca Can kendisini affettirmek için uğraştı. Ayşegül dışında kimseyle görüşmedi, iletişim kurmadı. Menajeri, annesi, Elif hepsi onu aradı. Fakat ulaşmak ne mümkün. Can ve Ayşegül’ün boşanması sonunda gerçekleşti. Zaman ne de çabuk geçiyor değil mi? Ayşegül boşanma kararını duyduğunda bayıldı, gözlerini Can’ın kollarında açtı.

Can ve İsmail dede dışında bu boşanmaya üzülen olmadı herhalde. Can, Ayşegül’süz hayatından hiç de memnun olmadı. Kaldığı yerde canı sıkıldı, duramadı, bunaldı. Gitti balıkçı dayısının yanına ama orada da aradığını bulamadı. Bu balıkçı pek olmamış. Yani söylemeyeyim diyordum ama rolün hakkını veremiyor abi. Sonuçta ekranda ilk defa gördüğümüz bir yüz değil ama bu rol hiç olmamış ona. Can, balıkçı dayısından kendisine akıl vermesini istedi. Dayı da “Boşandın diye, onu sevmekten vazgeçecek değilsin ya!” tarzında laflar etti.

Can, soluğu Ayşegül’ün yanında aldı. Tam da yatağına yeni yatmış olan Ayşegül, aklından Can’ın ne yiyip içtiğini geçiriyordu. Kapıyı açtığında karşısında Can’ı gören Ayşegül en sert tavrını takındı. Bu iş de bir garip valla. Seviyorsan git konuş bence, derler ya bunların feleği şaşmış. Aksilikler, yanlış anlamalar gırla.

Elbette Ayşegül, Can’ı içeri almadı. Ama Can’ın pek gidesi yokmuş ki, sabah iş görüşmesine gitmek için evden çıkan Ayşegül, kapının önünde kedi gibi uyumuş olan Can’ı buldu. Can hasta, cayır cayır ateşi var. Üşütmüş. Öksürük. Of ki ne of! Ayşegül, aklı Can’da kala kala Murat’ın yanına gitti. Meğerse Murat ona kendi şirketlerinden birinde iş ayarlamış. Tabi gururlu kız Ayşegül bunu kabul etmedi. Koşa koşa Can’ın bulma umuduyla eve geldi. Ama aradığını bulamadı. Biraz sonra ardından Mediha damladı.

Can’a büyü yapıldığını düşündüğü için gün içerisinde büyü bozmaya gitmişti. Artık oradan hangi sihirli suları aldıysa Ayşegül’ün evinde garip hallere girdi. Ayşegül yine postaladı onu. Ama cidden bir kez daha yazıyorum. Oyunculuktan bahsedeceksek Nurseli İdiz diziyi ileriye götürüyor. Resmen gizli kahraman.