Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Kösem Sultan’dan muhteşem giriş!
Sezon: 1 Bölüm: 1

Derken, sanki bu dünyadan bir Süleyman daha geçen hafta geçmiş gibi, Kösem Sultan tüm ihtişamı, renkleri, karakterleriyle hayatımıza “muhteşem” bir giriş yaptı dün gece. Ayaklarıyla üzüm ezerken şarkı söyleyen küçük kızın, yıllar boyunca bir nevi –tarihteki ilk ve son- kadın padişah olarak Osmanlı Devleti’ni yöneteceğini, zamanla masumiyetini, coşkusunu, çocukluğunu kaybedeceğini fakat mücadeleciliğinden asla taviz vermeyeceğini bilmek, sizi bilmem ama beni ürpertti. Kösem’e ileride bol bol değineceğiz fakat her karakterin sahnede seyirciyi selamladığı ilk bölüm için, hemen hepsinin hakkını vermek gerekli.

Bölümün en başarılı ismi benim için Sultan Ahmet rolüyle Ekin Koç’tu. 15 yaşında sırtına tahtı alan genç padişahın açmazlarını, korkularını, çocuksu yanını o kadar başarılı yansıttı ki, has odaya çağırıldığında “Babam canımı alacak değil mi?” derkenki korkusundan gözlerim doldu, “Aha aslan!” diye bahçeye koştuğunda güldüm, halvette yaşlı padişah yerine kendisini gören Anastasia’ya “surpriseee!” der gibi sırıttığı sahnede kahkahalar attım. Süleyman gibi bir padişah figüründen sonra, hele ki insanların zihninde “asan, kesen, kükreyen, cenk eden, her daim güçlü padişah” figürüne körü körüne inanma isteği yatarken hemen benimsenmeyeceğini, hatta zaman zaman “ecdadımızı ergen görteriyorlar!” diye eleştirilere maruz kalacağını düşünsem de daha ilk bölümden belli oldu ki Ahmet’in kısacık hayatı sonlanırken hepimiz böğüre böğüre ağlayacağız. Bu dünyadan kısaca da olsa geçerken, kardeş katline son veren güzel yürekli Ahmet’e saygılarımızı sunalım.

1 2 3 4 5 6 7
İsolde Ziyagil
13/11/2015 14:02
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR