Gönül, şefkatli, korumacı, iki eli kanda olsa bile çiçeklerini sulamayı ihmal etmeyen, akıllı, eğitimli bir genç kadın. Gelin görün ki, yalnız. Aile sevgisi olmadan büyümüş, Sevginin ne olduğunu bilmiyor. Karşısına bir de güçlü, ilgili bir adam çıkınca etkileniyor. Bir yıllık ilişkileri süresince de onun gerçek yüzünü görememiş. Çünkü Tekin, ilk başta rengini hiç belli etmeyen biri. Gönül, sıcaklık ve çekicilik mi arıyor, hemen o kişi oluyor. Ya da duygusal ve altın kalpli bir erkek mi, o zaman öyle oluyor. Bu cazibe sayesinde kim olsa büyülenir. Böylece Gönül de gardını indiriyor. Sanki yeryüzünde yalnız ikisi varmışçasına ve sonunda onu anlayan birini bulduğunu düşünüyor. Üstelik adam çok eğlenceli, bir de romantik. Gönül’e daha önce hayatında kimse onun gibi davranmamış. Hep şefkatli, hep ilgili. Telefonlar, mesajlar, iltifatlar. Bunlar ilişkinin başındaki haller tabii.

Tekin gibi bir adam başlarda birlikte olduğu kadını öyle özel hissettirir ki, bu karizmatik, cazibeli, tatlı dili, esprili, heyecan verici, çekici adamın ne zaman küstah ve kibirli birine dönüştüğünü anlayamazsınız bile. Dünyanın en zeki, seksi, varlıklı, başarılı insanı odur.

Sonra sizi artık hiç dinlememeye başlar, ağzınızı açmaktan korkar hale gelirsiniz. Sözleriniz ya duymazdan gelinir, ya da yanlış anlaşılır. İşte Tekin, ameliyathanede diğer doktorların yanında Gönül’ü böyle çocuk gibi azarlayıp, aşağılayabiliyor.

Tekin gibi tipler çok büyük ya da küçük şeyler hakkında yalan söyler. Gözünüzün içine baka baka. Yalan söylemiyorum diye yeminler eder. Eğer yakalanırsa, başka bir yalan uydurur.