Ashildr’ın ölümüyle kendisini yeniden sorgulayan Doctor bizi geçmişe götürdü adeta! Onu Mire’ların zırhlarından aldığı bir tıbbi bakım ekipmanıyla kurtardı. Bu ekipman bir nevi Ashildr’e ölümsüzlüğü vermiş oldu. Çünkü savaş sırasında aldıkları yaraları tedavi eden ve bünyelerine sirayet eden tarzda bir şeydi. Bunu insan formuna uydurdu ve Ashildr artık yarı insan, yarı uzaylı oldu. En azından böyle demek daha doğru olur. Böylece Doctor’un deyimiyle o artık bir ‘melez’ oldu. Bu mevzu ilk bölümlerde de vardı, ileride altından bir şeyler çıkacak gibi. Bir de Ashildr’e bir gün sevdiği birisine vermesi için, bu ekipmandan veriyor. Düşünün! Clara’ya vermiyor! Bundan Clara’nın sonunun yaklaştığını bildiği çıkarımını yapabilir miyiz?

Şimdi aklıma takılan bir mevzu da bu Ashildr’in acaba bir Aşil göndermesi olma ihtimali var mı? Yani ilerleyen zamanda hikâye böyle bir noktaya bağlanabilir mi? Zira bilindiği üzere Yunan Mitolojisi’nde yeri olan Aşil karakteri yarı tanrı, yarı insan ve topuğundan yara almadığı sürece de ölümsüz. Ayrıca Ashil-DR de garip bir isim. DR, Doctor’un kısaltması, buradan başka bir şeyler çıkar mı acaba? Her ne kadar Maisie Williams’ı bir kez daha görecek olsak da bu daha uzun vadeli bir hikâyenin parçası olabilir. Hatta ve hatta Doctor’un atası olma ihtimali var mı? Olmasa da ilginç bir hikâye olabilirdi.

Yazı acayip uzadı, farkındayım. Ama bölüm çok hareketliydi ve başka zamanların sorularını tekrar gündeme getirdi. Ayrıca Matt Smith zamanında pek olmayan göndermeler bir süredir içimizi açıyor. Ne yapalım!