Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Bir sen, bir ben, bir de DNA!
Sezon: 2 Bölüm: 52

Başka bir işe dönüş hikayesi de Fatih’lerin evinde yaşandı. Mukaddes kardeşini teselli ederken Fehmi Bey de oğluna şirketin başına, ait olduğu yere dönmesini ne kadar hayal ettiğinden bahsetti. Fatih de babasını kırmadı; tamam dedi, geri dönüyorum. Ama Fatih işteyken Zeynep o evde her an Ertan gelecek korkusuyla yaşayamazdı. O zaman karar verildi, malikaneye geri taşınacaklardı.

Bu arada Darbeli Haydar darbeyi bıraktığından beri kendisinden hep Haydar diye bahsetmeye gayret ediyorum. Ama bu bölümde beni de ters köşeye yatırdılar. Bizim Haydar yüksek bir binanın terasında, bir masa etrafında toplanmış kendi gibi adamlarla bir toplantıya katıldı. Haydar darbelemeyi bırakalı meydanı boş bulmuşlar, adamlarının deyimi ile ‘piyasadaki hakimiyetlerini’ kaybetmek üzerelerdi. Haydar önce ben bu işleri bıraktım dediyse de o bahsettikleri Kör Mahmut’un kendisini saf dışı bırakıp alemin yeni kralı olmasını hazmedemedi. Sonra da bir hışımla masadan fırlayıp ‘Beni bu alemden kimse silemez ulaaaan’ diye kükredi. Aslında ‘ulan’ demedi, o kısmı gaza gelip ben uydurdum J Neyse anlayacağınız artık Fatih için söylenen şarkı ‘Haydar in the house’ olarak söylenecekti.

Mukaddes’in iyiliğinden ne olacak? Kardeşcağızını hiç utanıp sıkılmadan müştemilata yerleştirmeye kalmasın mı? Ufak bir kriz çıkacaktı ki Zeynep durumu toparladı. Akıllı kız, hemen kayınvalidesinin hassas damarını yakaladı ve ‘Aaaa, cemiyette duyulursa sosyal medyanın dilinden kurtulamazsınız, rezil olursunuz’ deyince Mukaddes ikna oldu. Artık 15 odalı malikanesinde bir oda da Mukadder’in olacaktı. 

Ayferler’in evinden bir piyano sesi yükseliyordu. Masanın etrafında toplanmış aile bireyleri babalarını, yani Haydar’ı bekliyordu. Ama her an kavga etmeye hazır Türkan ve Ayfer’in kızları ortamı geriyordu. Neyse ufak tefek laf sokmalardan sonra Haydar geldi ama canı sıkkındı. Yemeğe bile oturmadı. Başım ağrıyor deyip odaya çıktı. Ayfer de adamın kafasına patatesli tülbenti sımsıkı başlamış bir yandan da adama masaj yaptı. Haydar yetti bu kadarı, sağol dediyse de Ayfer durmadı. Biricik kocasının başı ağrırken nasıl durabilirdi. Sonunda Haydar patladı, yeter diye bağırdı. Böylece çifte kumrularımızın ilk kavga alarmı da çalmış oldu.

Mukaddes ve Mukadder şu DNA işine bir katakulli karıştırmayı planlıyordu. Ama ilk ürettikleri fikir çok başarısızdı. Mukadder, Selim’in saçı yerine Cango’nun tüyünü mü versek dedi. Bunlardan bir iş çıkmaz bence, yine de bakacağız…

Bu arada Zeynep’in hamilelik psikolojisinin derinlerine pek güzel inmişler. Neredeyse her hamile kadının hissettiklerini pat diye karşımıza koyuverdiler. Bu detaylar hoşuma gitti açıkçası. Zeynep kocasının yeni ofisinde otururken Fatih’in şirkete döndüğünü duyan şirket çalışanları ziyarete gelip tebriklerini sundular. Ama ne hikmetse sanki şirkette helva üretmiyorlar da mankenlik ajansı olarak çalışıyorlar.

Tiplere bak, taş gibiler

E Zeynep de bir kendi şişmiş karnına ve vücuduna baktı, bir de çalışan kızlara. Haliyle uyuz oldu tabii. Bir de Fatih sıcakkanlı adam, herkese bir sevgi gösterileri, ilgiler falan… Ama asıl bomba akşamki hoşgeldin partisiymiş. Akşama düello vardı yani. Zeynep vs şirketteki güzel kızlar!

Defolun kocamın başından

1 2 3 4 5 6 7
Bilge Aktaş Baytak
28/04/2016 11:13
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR