Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZEL
Yine de Bu Tarz Benim

Doğası gereği Cumartesi geceleri Bu Tarz Benim izlemeyi katiyen bırakmayan birisiyim çok şükür, çünkü ekranda kavga izlemek kalp ben. Geçen hafta hem Cumartesi gecesi yayınlanan mevcut sezonu, hem Pazar gecesi başlayan yeni sezonu izleyip toplamda sekiz saate yaklaşan Bu Tarz Benim izleyiciliğim sonrası, bu hafta göz enfeksiyonu teşhisi ile sağ gözümde dev bir batma ve bir takım damlalarla yaşıyorum misal ama bence buna değdi. Üstelik doktor randevusu sebebiyle işyerini erken terk ettiğim için, fazladan bir hafta içi izlemesi de yapmanın sevinciyle gözüm acımayı bıraktı. Bu hafta Cumartesi bölümünü kaçırma gerginliği şimdiden bünyemi sardı, Özlem Özden’le İkizler kalacak son ikiye dedikodularını takip ediyorum Instagram’dan, tedirgin bekliyorum.

  • Bence bu tarz benim!

Cumartesi günleri reklam aralarında ve hiç gelmeyecek gibi görünse de programın sonu geldiğinde Üç Adam izliyorum TV8’de. Genelde neşeli bir takım sohbetler oluyor ve sebebini kendim de tam anlayamadığım bir takım anaç denebilecek hislerle bakıyorum çocuklara. Hoşuma giden bir şaka yapıldığında “Eheh aferin!” diye geçiyor içimden. Sanırsın seksen yaşındayım, sanırsın anneanneleriyim. Bir sürü paralar kazanan koca koca adamlar üçü de, bana ne oluyorsa artık. Seviyorum bir vesileyle.

  • Bana neyse aferin?

Şahsımı derin düşüncelere, kısmi depresyonlara iten durum ise ne Bu Tarz Benim, ne Üç Adam. Bu iki programla aynı gün aynı saatte Okan Bayülgen’in de programının olması ve benim aklıma bile onu izlemenin gelmemesi. Reyting durumundan haberdar değilim ama eminim beklenen reytingi vardır, o ayrı bir konu. Benim derdim, bir zamanlar benim için Okan Bayülgen dendiğinde akan sular hunharca dururken, şimdi nasıl oldu da içinde ‘tonsürton’ gibi bir takım tabirler geçen bir programı bile ona tercih eder oldum? Gece Kuşu yıllarında hayattan en büyük beklentim, o gün biraz daha geç yatmama izin verilmesiyken, neden şimdi internetlerde görmesem aklıma bile gelmez oldu? Kamera arkası yapsın diye gece bilmem kaça kadar beklerken bir vakitler, şimdi prime timeda görsem zaplayacak hale gelmemin sebebi ne? İlk aklıma gelen şey yaşlandığım oldu elbette ama ben yaşlanırken Okan Bayülgen’in de benimle aynı şekilde yaşlanması ve 20 yaşlarındaki üç çocuktan daha fazla bana hitap ediyor olması gerekirdi bu hesaba göre. Bu değil o zaman. İkinci ihtimal internet. Yani artık her yer şaka, her yer caps. Her Twitter’ı olan kendi kamera arkasını yapabiliyor, bir kısmı akla hayale gelmeyecek kadar komik üstelik. Bu durumda televizyondan almak istediğimiz zeka ihtiyacımızı zaten internetle çoktan doyurduğumuzu, gecenin bir yarısına kadar Okan Bayülgen beklememize gerek kalmadığını söyleyebiliriz. Aklıma gelen son ihtimal de Okan Bayülgen’in yıllar içinde kendini yenilemeyi komple bıraktığı, bir zamanlar hepimiz için ilk olan şeyleri 20 yıl sonra hala yapınca artık ilk değil, son bile olamayacağını görmezden gelmesi. Bir zamanlar tabu devirdiğini düşündüğü cümlelerini, insanların uzaydan dünyaya atlayıp sonra hiçbir şey olmamış gibi eve gittiği bir dönemde hala ısrarla kurmaya devam etmesi. Sonra enfekte olmuş gözlerimi kırpıştırıp aklımdan atıyorum ama bu ihtimali, zira insan çocukluk aşkına bu kadar çabuk kıyamıyor. Her şeye rağmen devam ediyorum gizli gizli onu özlemeye, belki döner gelir diye.

  • Olmasaydı sonumuz böyle…
YORUMLAR




DİĞER HABERLER