Aşk ve Gurur’un Mr. Darcy’si, tam iki yüzyıldır kadınların hayallerini süsleyen o asil, mağrur, çekici adam… Kalplerin ebedi ‘güp güp’ ettiricisi, yanakların daimi al bastırıcısı… Kitap, dizi, film yoluyla hayallerimizi ele geçirdiği günlerde sevgilimize, eşimize kaynağı belirsiz pasif agresif tavırlarla dünyayı dar etmemize, hayatımızda biri yoksa da kimseleri beğenmememize sebep olan Fitzwilliam Darcy.

Joe Wright’in yönettiği, 2005 yapımı film de epey ses getirdi ama kitabın gerçek tutkunlarının çoğu için en güzel Aşk ve Gurur uyarlaması altı bölümlük BBC mini dizisi olarak kalacak. Dizideki 35 yaşında, cazibesinin doruğundaki Colin Firth de hayallerin Darcy’si. Peki Darcy günümüzde yaşasaydı nasıl bir sevgili olurdu dersiniz?

Bridget Jones’un Günlüğü’ndeki, zekice evrilip çevrilmiş ve yine Colin Firth tarafından canlandırılarak inandırıcılığı çifte kavrulmuş Darcy’den bahsetmiyorum. Jane Austen’ın kitabına daha sadık bir uyarlamayla onu olduğu gibi günümüz hayatına taşısak Darcy hımbıl, züppe, mirasyedi, sinameki adamın teki olurdu. İşte gerçekçi ve çağa uygun bir düşünüşle kadınlara ‘şükür ki Darcy hayatımda değil’ dedirtecek yedi neden:

1) Gurur çoğu kez iyi giyinmiş hımbıllıktır.

Günümüzün Darcy’si ‘ben seni arayamam’ diyen bir adam olurdu. Aramamak için her zaman sağlam bir bahanesi de olurdu üstelik. Ufak, ufacık bir adım atması için o kadar uzun süre beklemeniz gerekirdi ki, günümüzün hızı içinde bu ağırkanlılık ilişkinin tüm dengesini alt üst ederdi. O bir adım atana kadar siz koşuyor olurdunuz. Bu maraton da yüreğinizi tüketirdi. Sonunda o size geldiğinde, artık onu sevmeniz imkan dahilinde olmazdı. Aşka yürek lazım neticede.

2) Gurur değil, kibir o zaten. O kibre can dayanır mı?

Bilindiği gibi Darcy’yi Darcy yapan, parası pulu, malı mülkü değil, asaletidir. Özellikle de ruhsal asaleti. Günümüz koşullarında Darcy, sırtının dikliğini damarlarında akan kana veya (ağalı-konaklı dizilerimizdeki Darcy ağaları saymazsak!) sahip olduğu topraklara borçlu olmazdı. Soyunu sopunu, köşkünü arazisini bir yana bırakıp sadece asil ruhlu, zevkleri gelişmiş, hoş bir günümüz erkeği olarak düşünelim onu.

Sonra kitapta yaptıklarını hatırlayalım. Annesinin ve kızkardeşlerinin görgüsüzce tavırlarını beğenmediği için, Elizabeth’ten etkilendiğini başlarda kendine bile itiraf edemeyen bir adam. Ki Elizabeth’in annesinin günümüz karşılığı da, kızına iyi bir kısmet bulma çabası ve coşkun, taşkın halleriyle pekala Kuzey Güney’in Gülten’ine benzer biri olabilir. Darcy, annenin ‘zirzopluklarından’ rahatsızlığını hiç içine atmamış hatta bu nedenle yakın arkadaşı Mr. Bing’le Elizabeth’in kızkardeşi Jane arasındaki aşka bile taş koymak için elinden geleni yapmıştı. Özetlersek, kendine rağmen, elinde olmadan aşka düşmüş, aşık olduğu kadının çevresini ve bazı zevklerini, en azından başlarda, açıkça küçümseyen bir adam yani. Had safhada kendini beğenmiş, çaresizce aşırı elitist, sınıfsal farklılık yüzünden insanların arasına girip kaderlerini tayin etmeye kalkışacak cinsten biri. ‘Çekinecek’ herhangi bir şeyiniz olmasa ya da sonunda aşkla yola geleceğine inansanız bile, böyle birini hayatınızda istediğinize emin misiniz?

3) Mirasyedilik: Darcy’nin hayatı boyunca gerçek ya da bizim bugün anladığımız haliyle, hiç, ‘çalışmadığının’ farkındasınız değil mi? Çalıkuşu’nun ‘Kamran’ı gibi, günümüze uymak için çalışsaydı, yine Darcy olmazdı. (Zaten Kamuran da benzer sebeple, ‘Kamran’ olmadı.)

4) Erişilemezlik: Last seen’i, kuşkusuz, kapalı olurdu. Maruz kalacak olsa, chat ve tüm eşzamanlı iletişimler tüylerini diken diken ederdi. Telefonunu çoğunlukla yazı masasının çekmecesinde bırakırdı. Twitter’dan irkilirdi. Facebook’a gönül indirmezdi. Yer bildirimi yapmayı görgüsüzlük addederdi. Hadi çağın gereklerine uydu ve tam teçhizatlı bir sosyal medya kullanıcısı oldu diyelim. Tehlikenin farkında mısınız?

5) Kıskançlık: Günümüzde Darcy bir havuzdan tenine yapışmış beyaz bir gömlekle çıktığında bu hoş manzaranın tek tanığı siz olmazdınız, emin olun. Kadınların aşırı ilgisiyle bir tür ruh çürümesine uğramamışsa da, zaten münzevinin biri olurdu, ondan hayır gelmezdi. Açıkçası bugünün Darcy’sinin tüm mağrurluğu ve muhteşemliğiyle sadık, güvenilir olma ihtimali o kadar az ki, umut ettiğinize değmez.

6) Son ve belki en yüreğe su serpici neden de şu: Hayatta zaten onun niteliklerine sahip olmadan Darcy gibi davranan, Darcy olmadan kadın çarpan erkeklerle karşılamışsınızdır muhtemelen. Beterini ya da ‘better’ını arzu eder miydiniz?

7) Tüm bunlar sadece iştahınızı kabarttıysa, yeniden, kimbilir kaçıncı kez kitaplığa gidip Aşk ve Gurur’a bakınmanıza neden olduysa, buyrun size Darcy’den bir parça kurtulmak için en geçerli neden! Çaresizce aşık olmak, baştan kaybetmektir. Derin bir nefes alın ve dikkatinizi dağıtmaya, başka tür bir kitaba vermeye çalışın. Kozmos- Evrenin ve Yaşamın Sırları gibi ama mesela, bambaşka.

Darcy dalında, döneminde güzel, Pemberley Köşkü’nde asil ve şahane. Darcy’yi şükranla sevelim. Özellikle de hayallerimizde, ulaşılamaz kaldığı, günümüze dek gelip kendine de bize de dünyayı dar etmediği için!