Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZEL
25 yıl geçmiş aradan

6 Eylül 2016 gecesi Mavi ve Serenay Sarıkaya, 25. yaşlarını kutladılar birlikte. Doğum günü değil, çeyrek asır kutlamasıydı. Moda yazarları, editörleri, fotoğraf sanatçılarının dışında ana akım medyadan tanıdığımız gazeteciler Ertuğrul Özkök ve Cüneyt Özdemir’in de katıldığı gece samimi, dostlar arasında bir ev kutlaması havasında geçti. Mavi’nin CEO’su Cüneyt Yavuz da, pazarlama direktörü Serpil Berkan da, marka yüzü Serenay Sarıkaya da evinde verdiği partide konuklarıyla birlikte eğlenen evsahipleriydiler. Mavi’den de başka türlüsü beklenmezdi doğrusu. 25 yıldır istikrarla ilerlemesini sağlayan en önemli unsur, bir yandan gerçek hayatın nabzını tutarken bir yandan da keyiften ve kaliteden ödün vermemesi bana göre. 

Son bir kaç yıldır marka yüzü olarak seçilen isimlere bakın: Kıvanç Tatlıtuğ, Serenay Sarıkaya, Kerem Bürsin, İlker Kaleli…. Rastgele seçilmiş starlar değil hiçbiri, starlıklarının yanı sıra rol modeli olabilecek, ekranlar aracılığıyla dokunduklarının hayatında kalıcı isimler. Sadece marka yüzleri değil, ortaklaşa iş yaptığı tasarımcılar arasında da Rıfat Özbek, Hüseyin Çağlayan gibi dünya çapında isimler var. O gece gördüğümüz kapsül koleksiyonun ve Serenay Sarıkaya için özel hazırlanmış ‘küçük siyah elbise’nin tasarımcısı Adriano Goldschmied, “godfather of denim” olarak anılıyor mesela. ‘Denim mafyası’ demeyelim de, ‘denimin ağababası’ diyelim biz ona. 25 yıl önce Mavi’nin birlikte çalıştığı ilk tasarımcılardan olan Goldschmied, Diesel, Replay, Gap 1969 markalarının yaratıcısıydı, şimdi adının baş harflerinden oluşan AG markasının sahibi. Ez cümle, bugün dünyanın neresinde bir büyük mağazaya girseniz, orada Mavi ürünleri bulunuyor, insan da sanki kendi yapmış gibi gurur duyuyor. 

Neyse, dönelim geceye… Cüneyt Yavuz’un hepimizi görmek ve herkes tarafından duyulmak için bir sandalyenin tepesinde yaptığı hoşgeldiniz konuşmasından sonra Goldschmied’in koleksiyonunu gördük ve film fragmanı havasındaki reklam filmini izledik birlikte.

Bu yıl kadın ve erkek koleksiyonlarının tanıtımları ilk kez ayrılmış. Sonbaharda da İlker Kaleli’nin takdim edeceği erkek koleksiyonunu göreceğiz.

Sonra zeytin ağaçlarının altına kurulu uzun masada isimlerimizin yazılı olduğu etiketleri bulup yerlerimize oturduk. İstanbul’da nerede çok konuşulan, sıra dışı bir davet olsa, Aytül&Yonca davet organizasyonu şirketinin elinden çıkma olduğunu duyuyordum epeydir, kokteyllerde de karşılaştığım oldu ama ilk kez sofralarına uzun boylu oturmak kısmet oldu. Dedikleri kadar varmış diyor ve instagramdan çaldığım fotoyu buraya bırakıyorum.

Sonrası güzel bir yemek, tatlı bir sohbet, uzun süredir görüşülemeyen eski dostlarla hasret giderme. Arada masaya gelen ve hepsinin üstünde 25 adet mum olan pastaların mumlarını üflemece, çay, kahve derken, masanın bitişiğine kurulan sahneye Teoman çıktı bir anda. O çıkınca da artık masada oturan filan kalmadı. Başta Serenay Sarıkaya olmak üzere, herkes şarkılara eşlik etmeye ve dansa başladı. Sonrası ‘sabaha kadar dans’. Videolar Ekranella'nın instagram hesabında olacak. 

Bir çok arkadaşımın 25 yaşına gelen çocuklarını gördüğümde kendimin de, onların da hangi arada büyüdüğünü anlamıyorum hiç. O kadar çok genç insan var ki, “Ya ben senin bebekliğini biliyorum,” dediğim. Mavi, benim bebekliğini bildiğim tek marka, bu nedenle dayanamadım, yazdım işte. Nice 25 yıllara Mavi, nice 25 yıllara Serenay.

Elçin Yahşi

YORUMLAR




DİĞER HABERLER