Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Söyle bakalım, en çok anneni mi babanı mı seviyorsun?
Sezon: 2 Bölüm: 2

Ooo flashback alırım bir dal!

Herhalde hemen hemen çoğumuz küçükken bu soru ile karşılaşmışızdır; en çok anneni mi babanı mı seviyorsun? Peki, kaçımız “Önce anneni mi babanı mı öldürmek istiyorsun?” sorusu ile karşılaştı ve buna cevap vermek zorunda kaldı? Kimsenin bu duruma düşmemesini dileyerek The Originals’ın ikinci bölüm özetliyorumuna geç de olsa başlamak istiyorum.

Bu bölümde Kol’u göreceğimizi zaten geçen hafta duyurmuştuk. Öyle de oldu. Kol’u sonunda gördük! Bu bölümde flashback sahneleri gerçekten çok anlamlıydı ve etkileyiciydi. İçinde Kol’u barındırmasından mı, yoksa Klaus’un ve Elijah’nın kıskançlıklarından ve fedakârlıklarından mı bilmiyorum ama ben izlerken büyük zevk aldım ve uzun bir aradan sonra Elijah’ya sempatim artmaya başladı. Hatta öyle arttı ki sonunda Vampir Günlükleri’ndeki Elijah’mıza kavuştuğumuzu düşündüm.


Ne olur ki Nathaniel’i daha çok görsek?

Taraf değiştirmen an meselesi!

Madem konuyu Kol ile açtık, flashback sahnelerine değinecek olursak ben hiç de senaristlerin dediği gibi Kol’dan nefret edecek bir durum göremedim bu sahnelerde. Bilmem okudunuz mu ama oyuncu ve senaristler, Kol’un sahnelerinden hoşlanmayacağımızı söylemişlerdi. Aksine Kol’a olan sevgim daha da çok arttı. Evet, çoğumuz annesinin tarafını seçtiği için ve Klaus’a ihanet ettiği için ona kızgınız ama son sahnede bunun tam olarak böyle olmadığını da gördük. Vampir Günlükleri izleyenler bilir, beşinci sezonun sonunda diğer tarafa bir geçiş yapılmıştı ve Kol’u görme şansımız olmuştu. Öbür dünyanın çok acı verici olduğunu söyleyen Kol annesinin onu yeniden diriltme teklifini istemeyerek de olsa kabul etmiş olabilir ama ben kardeşlerine ihanet edeceğini düşünmüyorum. Yani diyorum ki –umarım yanılmam- Kol ilerleyen bölümlerde taraf değiştirecek.

Marcel’in nankörlüğünün bir diğer kanıtı!

Flashback sahnelerinden öğrendiğimiz bir diğer konu ise Klaus’un Marcel’e ne kadar değer verdiği ve Elijah’yı hayatının her döneminde kıskandığıdır. Ben Klaus’un Elijah’yı bir çocuktan bile kıskanacağını düşünmezdim. Demek ki geçmiş bölümlerde “Benim çocuğum sana baba demeyecek!” diye abisine yakardığı zaman bundan bahsediyormuş. Klaus’un daha önce Marcel’in Elijah’yı baba yerine koymasından dolayı bir yarası varmış. Umarım aynı durum Klaus’un kızında yaşanmaz. Klaus’un buna izin vereceğini sanmam. Elijah’nın da buna sebep olacağını düşünemiyorum bile. Çünkü bu haftaki bölümde Elijah’nın fedakârlıklarını da gördük. Elijah’nın Marcel’den ve ailesinden (Kol) Klaus için yaptığı fedakârlıkları ve vazgeçişlerini de Klaus’un Hayley ile olan yakınlığına ve Elijah’nın yeni bir vazgeçişine bağlamaları gerçekten güzeldi. Haftalardır burada Elijah’yı kötüleyen benim bile Elijah’ya üzülmeme neden oldu. Hatta etik olarak yanlış gelmese Hayley’in Elijah’yı mutlu etmesini bile isterdim ama yapamam.

Bu ifadeyi birkaç kere daha Hayley’e bakarken görmüştük. Ve ben çok seviyorum!

Klaus ve Hayley’in yakınlığından bahsetmişken, bu hafta ikisinin yaptıklarından da bahsetmeden olmaz. Çünkü kızlarını eve geri döndürme konusunda bu hafta büyük bir adım attılar. Hayley’e hybrid olmanın güzelliklerini ve inceliklerini öğretmek için onu bataklığa götüren Klaus, Hayley’in kendi sürüsüne karşı patronluk taslamasına da izin verdi. Açık konuşmak gerekirse ben Klaus’un öğretmenliğini beğendim. Öğretirken eğlendiriyor. Bunu da Elijah ile yaptığı konuşmadan anladık. Önceki gece birkaç cadıyı öldürmesini büyük bir keyifle izlemiş meğer Klaus. Bu sahnede Klaus’un Hayley ile gurur duymasını öyle güzel yansıtmışlar ki, gelecekte olacakların habercisi gibi sahnelerdi. Evet, Klaus’un Hayley’e âşık olacağından bahsediyorum. Ne kadar inkar edecek olursa olsun, bu böyle Klaus’cuğum kusura bakma! Ayrıca Elijah’nın Klaus’a sürekli Hayley ile ilgili direktif vermesinden hiç hoşlanmasam da Klaus ile Hayley’i kendi elleri ile yakınlaştırdığı için hoşuma da gitmiyor değil. Sonunda bir sezondur kızdığım her şeyi telafi eden bir Elijah ile karşı karşıyayız. Tabii umarım ilerde masum ve mağdur ayağına yatmaz.

Melez’e dönüştüğünde sırtındaki hilal yok olmadı!

Bataklık sahnelerinde ilgimi çeken ve beni sevindiren bir diğer sahne de Klaus ve Hayley’in sonunda bebekleri hakkında duygularını paylaşmış olmaları. İkisinin de onu ne kadar özlediğini ve geri getirmek için çabaladıklarını birbirlerinin yüzüne vurmaları uzun zamandır beklediğim bir şeydi. Benim bir diğer merak ettiğim şey ise Hayley’in kızının adını bilip bilmediği? Klaus birisine söyledi mi bunu acaba? Ben bu konuyu aylardır konuşmayı ertelediğini ya da kaçındığını düşünüyorum. Yani ilerde bununla alakalı da bir sahne görürsek memnun olacağım.

Gördüğünüz gibi işte Kraliçeniz güçlü, korkusuz ve benim aksime merhametli!

Hayley Oliver ve yeni kurtlarla anlaşma yapıp onları eve getirmesi ve Klaus ile yaptığı tartışmayı ve sonra da anlaşma sahnesini ve ahhh o gülümsemeyi “evli çift”lere benzetmiş Phoebe Tonkin, vallahi çok haklı! Davina “Klaus’un karısı” dediği zaman iğrenerek “Iyyy” diyen Hayley’in şimdiki hallerine bir bakar mısınız? Bildiğim bir şey varsa o da Julie Plec’in yazdığı dizilerde karakterler söyledikleri lafları yemeden ölmüyorlar. O “ıyy” lafını sana yedirirler Hayley.

Klaus’un yetiştirdiği çocuktan ne beklenirdi ki?

Şu yüzükler de bir bitmedi arkadaş!

İşin benim açımdan duygusal yönünü bırakacak ve New Orleans’ta neler olduğuna dönecek olursak. Marcel yeni vampir meclisini kurmakla meşgulken Esther de kurtlara ayışığı yüzüğü vaat ederek onları kendi yanına çekmekle ve Davina’nın sakladıklarını öğrenmekle ilgileniyordu. Tabii Davina kısmını Kol’a paslamış durumda. Davina’nın ağzından gizli silahını öğrenmek isteyen Kol, kurtların oturdukları barı basmaları ile amacına ulaştı. Davina hayatlarını kurtarması için Mikael’i serbest bırakınca bara gelen Elijah’nın da Mikael’i görmesine sebep oldu. Ben yine bizimkilerin Esther ve Mikael’i bu kadar erken öğrenmelerini beklemezdim. Bu dizide olayların çabucak olmasına bayılıyorum.

Hiç saygı da kalmamış, şu yeni nesil bir değişik!

Bölüm boyunca Elijah’ya hakaretler yağdıran Davina, Elijah’yı Mikael’in elinden kurtarmayı da ihmal etmedi. Bence Davina orijinal ailemize karşı böyle sert dursa bile yine de en azından Elijah’ya karşı bir sevgi beslediğini düşünüyorum. Sonuçta Elijah ile bir geçmişleri var ve Elijah her zaman ona karşı verdiği sözleri tuttu. Davina’nın ergenlikleri de artık çok abartı olmaya başladı. Hayır, benimki de laf, Cami ile takılan bir insandan ne beklenirdi. Bu arada bu bölümde Cami’nin olmamasına ne kadar sevindiğimi söylemiş miydim? Neyse, bu konuya çok girmeden Klaus’un Cassie’nin anneleri olduğunu anladığı sahneye geçmek istiyorum.

Çayın içinde büyülü bir şeyler olduğunu düşünen bir ben olamam değil mi?

Biliyoruz ki Hayley ve Klaus bataklıkta Hayley’in eski sürüsünü buldu. Hayley orada sürünün yeni alfası olmak için ikna etme çabalarındayken, Oliver ağzından Cassie adlı yeni cadının onlara ayışığı yüzüğü vaat ettiğini kaçırdı. Bunu duyan Klaus boş durmaz tabii soluğu mezarlıkta –cadıların kutsal mekânı- aldı ve Cassie ile yaptığı kısa konuşmada, Cassie’nin üslubu ve ikram ettiği papatya çayında annesini gördü ve dehşete düştü. The Originals izlerken sevdiğim bir diğer şey ise Klaus’un bile – herkesin korktuğu canavar- korkularının olması ve mükemmel olmamasıdır. Klaus’un annesinden bu denli korkması ve aynı zamanda ona karşı olan eziklik duygusu çok gerçekçi. Cassie Klaus’a “Odana git!” derkenki bakışları ve aile içerisinde, kardeşler arasında anneye ve babaya duyulan korku çok çok ilginç. Zaten bu dizinin amacı da aile değil mi? Aile içerisinde yaşanan ve yaşanabilecek her şeyi bize aktarıyorlar. Ancak şöyle bir durum var ki ben Klaus’un tam da bu yüzden çok iyi bir baba olacağını düşünüyorum. Çünkü o annenin de babanın da en kötüsünü gördü ve kızına asla bunları yapmayacak. Ne ona korku verecek ne de onu ihmal edecek. Bebek ne zaman eve geri döner bilmiyorum ama döndüğü zaman Klaus kızına karşı büyük bir sevgi ile hatta aşk ile bağlanacak ve onu her şeyden koruyup verebileceği tüm ilgiyi ve sevgiyi verecek. Bu yüzden Klaus yılın babası olmaya çok yakın. Hatırlarsanız geçen sezon Hayley’in bu konuda da bir lafı vardı. Klaus’un bebeğin melez yapma yeteneğini kullanmayacağını bir meclis yemeğinde açıklaması ile “Ne baba ama sanki yılın babası!” demişti. Bu lafı da bir güzel yiyebilirsin, afiyet olsun. Bu yazıda neden hep Klaus’u savundum bilmiyorum ama Klaus’un da yiyeceği laflar vardır elbet ama o bu bölüm annesinden korkusu ile yeterince ezildi. Burada da çok yüklenmek istemiyorum.

İşte bölüm boyunca arayıp durdukları “ak meşe kazığı” budur!

Gelelim Elijah’nın babasını gördükten sonra yaşananlara. Soluğu evde alan Elijah, Klaus’a babalarının döndüğünü söyledi ve karşılığında beklediği ise kesinlikle annelerinin de dönmesi değildi. Anne ve babalarının döndüğünü öğrenen kardeşlerin yüzünde ise bu sefer korku değil kararlılık vardı ve işte “Önce annemizi mi babamızı mı öldürelim?” sorusu da tam burada devreye girdi. Bence ikisini karşı karşıya getirin onlar birbirini öldürür zaten. Hayır, bu aile de nasıl bir aileyse kimse kimseyi sevmiyor ama yine de 1000 yıldır ayrılamıyorlar. Gerçi Rebekah, Klaus ve Elijah’nın her şeye rağmen derin bir bağla olduğunu düşünmüyor değilim.

En iyi en kötü baba adayı!

Yazının başında Esther’in Davina’nın gizli silahının peşinde olduğunu söylemiştim. Bununla ilgili olarak da Kol’u görevlendirmişti. Kol da bu silahın Mikael olduğunu öğrendi ama annesinin onu kurtların arasında bırakarak tehlikeye atmasından kıllanan Kol, annesine gerçekleri söylemedi. İşte bu yüzden Kol’un taraf değiştirmeye çok yakın olduğunu düşünüyorum. Ben zaten Kol’un neden Klaus ve Elijah’ya ihanet etmek isteyebileceğini anlamamıştım ki! Neyse ilerleyen bölümlerde esas ait olduğu yere dönmesini diliyorum. Umarım Davina’nın da taraf değiştirdiğini görürüz.

Son olarak Hayley’in yeni sürüsüne değinmeden olmaz. Sürüyü ikna eden Hayley Oliver’ı da ikili oynamaya zorlamış. Esther’den aldığı lafları bizimkilere taşıyacak olan Oliver’ın sonu ne olacak bilmem ama ben Jackson’ın dönmesini zevkle bekliyorum. Bu arada Hayley’in bu taktiğini Klaus’un onaylamasını gördünüz mü? Öğrencisi ile gurur duyan bir adet Klaus çok tatlı bence!

Bir başka bölümde görüşmek üzere ☹ ☹

Gelecek bölümlere dair bilgilerin çoğunu geçen hafta vermiştim ama gelen özetlere ve web kliplere göre haftaya tam bir aile yemeği yaşanacak. Esther, Finn, Elijah, Klaus ve Hayley’i aynı masada göreceğiz ve ilginç diyaloglar yaşanacaktır eminim.

Bir diğer olacak ise, Malum Gia bölüm sonunda vampire dönüştü. Elijah Marcel’in teklifini kabul ederek Gia’nın eğitiminde büyük rol oynayacak. Üçüncü bölümden gelen fotoğraflar da bunu doğrular nitelikte. Ben Gia’yı sevdim. Bakalım neler olacak.
 
 
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR