Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Sezon finali dediğin üzer adamı
Sezon: 1 Bölüm: 8

Patrick başına geleceklerin farkında değil henüz.

Patrick, yaşanan tartışmanın ardından Richie’nin berber dükkânına gidiyor. Muhtemelen her şeyi halledebileceğini, ilişkilerinin kaldığı yerden devam edebileceğini filan düşünüyor. Fakat görünen o ki, hiçbir şey istenildiği gibi gitmiyor. Richie, Patrick’i dükkânından kovmaktan beter ediyor. Ara vermekten bahsediyor.

Bir arkadaşım söylemişti, ara vermek fikri bitiren taraf olmamak isteğinden kaynaklanıyormuş ona göre. Bana kalırsa, Richie tam da bunu yapıyor. Hem elinin altında tuttuğu kimseyi kaybetmek istemiyor hem de gururunun paspas olmasından pek hoşlanmıyor. Sonundaysa çocukça bir istekle ara vermekten bahsediyor. Neye ara veriyorsun Richie? Spor müsabakasında bir maç mı ilişki?

Kaldı ki her seferinde söylüyorum, yine söyleyeceğim: Richie ve Patrick’in ilişkisi başından beri sorunlu. Patrick, onu önceki gece lavaboda kıstırıp öpmeye çalışan Kevin ile beraber olmalı. Kevin’ın da arzusu var gibi. Zira Patrick’i görebileceği her dakika yanında.

Cep telefonunda.

Karşısında.

Kevin, söz konusu Patrick olduğunda her yerde!

Agustin ise tam anlamıyla harcadığı ve yazık ettiği ilişkisini devam ettirmeyi umuyor. Frank ile beraber yaşadıkları eve postu öyle bir seriyor ki, bu zaman zarfında Frank, Agustin’in eşyalarını toplayıp gitmesini beklerken arkadaşında kalıyor. Ve bir sabah döndüğünde Agustin neler söylüyor, neler. Böyle derken kötü konuştuğu sanılmasın, ilişkilerinin bozulan kısımlarını tamir etmekten söz ediyor. Oysa bir ilişki çizik aldığında o çizik sonunda derin bir çatlağa dönüşür. Frank bunun farkında. Agustin de bu durumu atlatılabilir bir şok haline sokmak için bir kapsül kimyasal (uyuşturucu?) atıyor ağzına. Ah nasıl da kederli rahibe pozlarında…

Hayalini kurduğu restoranı bir gecelik bile olsa işletecek olmanın mutluluğu içerisindeki Dom, son hız çalışmaya devam ediyor. Akşam için yetiştiriyor her şeyi. Fakat onun özel hayatında da her şey beklendiği gibi gitmiyor. Lynn’den hoşlanıyor olmasına karşın, Lynn ondan hoşlanıyor gibi durmuyor. Ve restoranın ilk gecesine yanında ultra karizmatik biriyle çıkageliyor, gecikerek.


Son derece meşgul Dom, aşk ona göre daha mühim şu günlerde.

Patrick ve Agustin ise restorandaki yerlerini aldıklarında Agustin beni benden alıyor. Aslında o kapsülü ağzına atar atmaz heyecanlandırıyor insanı ama restoranda bir başka… Kimyasal etki sonucu herkesi, Patrick’i de, Dom’u da taciz ediyor. Birinin kalçasını avuçluyor, ötekinin göbek kaslarında (adonisler?) dolaştırıyor elini. Patrick ise Kevin’dan gelen mesaja bozulup, Richie ile olan ilişkisinin bozulmaması gerektiği üzerine son derece zavallı bir hikâye anlatıyor Agustin’e. Fakat Agustin’in umurunda olan şey yalnızca öpücüğün nasıl olduğu ve boyutu. Nasıl tuhaf bir ikili olduklarını söylememe bile gerek yok sanırım.

Şimdiye kadar adını bir ya da iki tümceyle geçiştirdiğim Doris (Dom’un ev arkadaşı?), Dom ve Lynn’in sevgili olabilmelerinin yolunu açmak için çabalıyormuş gibi görünüyor. Lynn’e öyle güzel şeyler söylüyor ki, gururu okşanan herkes Dom’a yaklaşıp onu biraz olsun daha fazla tanımaya çalışabilir.

Kevin, sonunda Agustin’in yardımıyla Patrick ile konuşuyor ve onu iş yerine davet ediyor. Patrick ofise gittiğinde, oraya gidiş sebebinin çoktan buharlaşıp yok olduğunu fark ediyor. Fakat Kevin konuşuyor, durduruyor onu. Âşık olduğunu, çekim alanına girmemek için kendini parçalara ayırıp yok etmeyi bile arzu edeceğini, karşı konulmaz bir biçimde ona kapılıp sürüklendiğini, bilmecesine kafa yorup zihnini meşgul ettiğini filan söylüyor. Ve bunları o kadar duygusal şekilde söylüyor ki, Patrick’in de kafası karışıyor ve sonunda Kevin’ın onu öpme girişimine ses çıkarmıyor. Sonrası ise ofisin göbeğinde sevişmeye ve mercimeği fırına vermeye kadar gidiyor. Ve tengrim, bu sahne dakikalar alıyor.

Sonra ne mi oluyor?

Tabii ki sevgilisi olan Kevin, Patrick’le münasebetinin nasıl şekilleneceğini bilmediğini söylüyor.


Sol baştan Lynn, Doris und Dom.

Dom, Lynn ile sonunda konuşuyor. Tabii ki iş konuşmuyor, konuştuğu şey ikisinin arasında gelişecek olan duygusal bağ. Restoran işini birlikte yürütmeleri gerektiğini dakikalarca anlatıp Lynn’i ikna edemedikten sonra bir anda onu öpmeye başlıyor.

Tam da bu esnada Patrick ise altından kalktığı Kevin’ı geride bırakıp evine giderken Richie ile karşılaşıyor. Richie onu çok sevdiğini fakat ona âşık olmak için önce onun kendisini bulması, tanıması gerektiğini söylüyor. Bilirsiniz, böyle şeyler kişisel gelişim kitaplarında olur. Richie tam da o şekilde konuşup Patrick’in aklını daha da fazla karıştırıyor. Aralarındaki ilişkiyi ise kesin sınırlarla belirlemekten özellikle kaçınıyor sanki.

Patrick ne yapsın şimdi?

Böyle bir durumdayken, yani her iki erkek de onu sevdiğini söylerken, bir türlü tam manasıyla ilişkisinin olmaması kendisinin suçu gibi görünmüyor mu?

Her nasıl görünürse görünsün eve girdiğinde yatağında uyuyan Agustin’i buluyor ya, her şey başa dönüyor sanki. Bir sezon boyunca maceradan maceraya koşan Agustin dönüp dolaşıp yine aynı yerde alıyor soluğu. Diğerleri de en az onun kadar mutlu olmalılar. Dom bir sevgili sahibi olmuş bile olabilir.

Fakat Patrick, o nasıl dayanacak bu kafa karışıklığına bunca zaman?

Yani gelecek sezona kadar.

Ne de olsa bıraktığımız yerde kalmıyor mu karakterler aradan geçen süre boyunca?

En azından öyle hissetmiyor muyuz?


Bu sevimli arkadaşları yeniden görmek için gelecek sezonu beklemek gerekecek.
 
 
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR