Neredeyse bütün bir bölüm boyunca olmadık tesadüflerle birbirlerinden uzak kalıp durdular. Gülfem’in katkılarını da atlamayalım tabii ama en nihayetinde “Gülru konuşmamız lazım,” diye diye milletin başını yemelerinin sonu geldi. Mesaj olayında Gülfem’den şüphelenmek aklına bile gelmeyen Ömer,“Boş yere kendine eziyet etmişsin bana da,” ile son bulan o güzel konuşmalarının sonunda Gülru’yla arasını düzeltti. Sonuç: Âşıklar yeniden bir arada.
Ama burada kaldık mı? Kalamadık. Çünkü Türk dizisi izlemek bunu gerektirir. Bir de sormadan edemeyeceğim: Sizce bölümün sonunda gören kim? Gülfem’i gösterdiler ama Cihan ve Salih’i de yabana atmamak lazım. Çünkü kıyametin kopması da bunu gerektirir. Umarım gören Cihan veya Salih’se ikisinden birinin yüreğine inmez.
Yonca bu bölüm Gülfem’in ajanı olarak epey işe yaradı ve önce Gülru’nun öpüşmeyi gördüğünü Gülfem’e yetiştirdi; ardından da Gülfem’in istediği reçeteli ilacı gizlice yürüttü. Yetmedi, bölüm sonundaki barışma sahnesinden haber etti. Ama böyle şeylerin elbet ağır bir bedeli olur… Bakalım Yonca’nın ne zaman ödemesi gerekecek?
Ayrıldığı sevgilisi tarafından, hem de en yakın arkadaşı ile aldatıldığını öğrenen Duygu, ibreyi masum Cihan’a çevirdi. Gülfem’in ve Duygu’nun amacı aynı yola, Gülru’dan kurtulmaya çıksa da arada heba olan yine Cihan olacak. O bestenin sonu hayrolsun… Hele bölüm sonunda gören Cihan’sa son sürat hayırlara vesile olsun!
Arkadaş kalmayı çabalamada dünya markası iş yürüttüler valla. “Boğazıma bıçak dayadın, bana vurdun,” diyen Gülru’ya Mert’in cevabı tabii ki gecikmedi: “Baban babamı öldürdü de ben sana bir şey mi dedim?” Valla Mert de haklı bir tarafta. Bir de hala aklı Gülru’da ve afişleri onun gözüne sokmada. Soktuğunda ne olacaksa? Atı alan Üsküdar’ı geçmeyi bırak ülke sınırlarının dışına çıktı.
Ampul kullanıp kalp atış hızıyla oynayan Gülfem, Ömer ile konuşurken hastanelik oldu ve bu sayede onu yamacından bir süre daha ayırmamayı, Gülru’dansa ayırmayı garantiledi. Cahide’nin tavsiyesine uyup ‘zayıf’ rolüne yatan Gülfem, istediğine ulaşamamış olsa da en azından geçen bölümde yaptığını toparlamış oldu bence. Tabii bu arada Yonca’ya yakalandı ama Gülfem bu… Kolay lokma olacağını düşünmüyorum. Bu kadın plancılığına bayılıyorum sayın seyirciler.
İyilik ve masumiyet deyip duruyorsun Gülru’cuğum, kabul. Ama on bölüm sonra Gülfem Ömer’i kafalamanın bir yolunu bulur da hırsından Cihan’a yaklaşmaya kalkarsan hatırlatırım ben bunu. Bakalım Gülru’nun Cihan saflığı ne kadar daha devam edecek?
Ve bir de sevgili Bağlan Keskin’in deyişini buraya bırakayım: “Cihan konusunda neden Gülru güvenilir? Odasından çıkınca kusan çocuğu boğazın ortasına getirip suya atlamasına sebep oldu o.”
Cihan ile “Bil ki ne yapıyorsam senin iyiliğin için yapıyorum,” ilişkisine devam eden Gülfem, Duygu planını da unutmadan devam ettirmeye çalıştı. Yeterince etkili ilerlemediğinin farkında ama ‘umut’ işte. Bir de hırs var tabii; bölüm boyunca Ömer’i elde edip Gülru’yu saf dışı bırakmak için elinden geleni yaptı. Gülfem fenalaşırken aklıma geldi; bizim Halide, Gülfem’in annesi olmasın sakın? Pek bir içten “Ne olur ona bir şey olmasın!” dedi sanki…
O değil de gören Cihan ise asıl o zaman toparlamasını nasıl yaparız? Duygu’ya yem oluverir kız. Gülfem, durumu Cihan’ın gözüne sokmayı planladıysa eğer… İleride Gülru’dan kurtulmuşken bir de Duygu çıkabilir başına.