Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Oğlu da, sevdiği de yanında bir Poyraz
Sezon: 3 Bölüm: 75

Merhaba sayın Karayelciler! 75. bölümü de ardımızda bıraktık. Sizi bilmem ama ben bu bölüm inanılmaz eğlendim. Tabii bölüm sonuna doğru kalbim hızla atmaya başladı. Çünkü biliyoruz ki Ethem (Özışık) Bey bizi heyecanlandırmadan bir bölüm sonu yapmaz.

Bölüm Poyraz’ın “Benim oğlum içerde, sevdiğim yanımda yatarken sen bana nasıl silah doğrultursun?’’ diye Bülent Bey’e hesap sormalarıyla başladı. Gerçekten sadece hesap sordu, eski Poyraz olsa, o adam o evden sağ çıkamazdı. İşin ucunda Çınar’ın olduğunu öğrendi ve soluğu Çınarlar’ın evinde alıp her şeyi bir bir anlattı.

Çınar’a gelince adam harbiden fırtına öncesi sessizliği yaşıyormuş. Meğer içinde bir canavar varmış. “Aldatıldım, beni aldattılar, benimle bir oyuncak gibi oynadılar,’’ diyerek kendini en dibe çekme konusunda zirve yaptı diyebilirim. Elbette zor. Anlamaya çalışıyorum. Kim olsa katlanamazdı bu duruma. Ama bildikleri yanlış. Kendi kafasında bir hikaye yarattı ve onu oynuyor. Sanıyor ki Poyraz geldi ve Ayşegül kaçıp kaçıp soluğu Poyraz’ın yanında aldı, onunla sabahladı. Ve daha nice tilkiler.. Ah Çınar! Sen Ayşegül’e nasıl aşık oldun? Onun karşısındaki insan Poyraz olsa bile böyle bir harekette bulunacağını nasıl düşünebiliyorsun? Ayşegül’e olan inanç kaybı ona duyduğu aşkın önüne geçti. Hatta artık nefret ediyor ve Ayşegül’ün de ondan ölesiye nefret etmesini istiyor. Her istediği olmayan Çınar, yine bilmiyor ki Ayşegül ona karşı sevgi beslemediği gibi nefret de beslemez. Çünkü nefret de sevgiden beslenen bir his. Çınar Ayşegül’e “Eğer Poyraz’ın yaşadığını öğrendiğinde bana gelip durumu açıklasaydın ben seni zaten azad ederdim,’’ dedi. Ama bunu yapmazdı bence. Poyraz’ı öğrenmeden önce Ayşegül sana iyilikle gelip “Çınar bana biraz izin ver düşünmek istiyorum, bir süre ayrı kalalım,’’ dediğinde bile sen “Ayşegül neden neden?’’ deyip peşinden koşmadın mı? Şimdi Ayşegül sana Poyraz’ı söyleyecek sen de “Hadi git aşkını yaşa,’’ diyeceksin öyle mi? Kusura bakma ama buna ancak üç yaşındaki çocuk inanır.

Günlerce kendini doldura doldura, nefret seviyesine ulaşan duygularını Çınar sonunda harekete geçirdi. İşe Poyraz’ın kardeşi Meltem’le başladı. Meltem’in kullandığı ilaçları değiştirip yerine ters etki yapan ilaçlar koydurdu. Kız zaten hasta olduğu için ilaçları içti ve içinden başka bir Meltem Karayel çıktı. Tabii ki en yakını Zülfo da bundan nasibini aldı. Yetmedi aynada ayakta dururken baktığı görüntüde yatakta oturan bir Meltem gördü. İşler iyice karıştı. Bu işte bir yanlışlık olduğunu söyleyip durdu ama umarım dozu artırmak yerini ilacı değiştirmeye karar verir.

İsa... Hastanede yatan babasını görmek için hastaneye gitti ve polislere yakalanıp ıslah evinin yolunu tuttu. Yaptığından pişman oldu olmasına ama Taşkafa'yla (nam-ı diğer ORHAN SOLMAZ, allahım ben şok!) araları yeniden eskisi kadar iyi olacak mı merak ediyorum. Islah evine girip oradaki çocukların başlarına gelen kötü hikayeleri dinleyince aslında ne kadar iyi bir aileye sahip olduğunu, ne kadar seveninin olduğunu anladı. Her şeyin farkında ama öz babasının öldürüldüğü için duyduğu öfke hala içinde bir yerlerde. Sanırım ıslah evinden çıktıktan sonra annesini alıp gidecek. Bir süre ayrı kalmak isteyeceğini düşünüyorum, umarım yanılırım.

1 2
Neslihan Abacı
12/01/2017 20:06
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR