Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Misafirlik
Sezon: 5 Bölüm: 12

Yüksek tavanlı, alabildiğine gri, keskin kokularla ve tekerlekli bavul sesleriyle bezenmiş dört bir yanı camlı bir şehirlerarası terminalde dikilmişti karşıma. Saçları karmakarışıktı, gözleri odaklanamıyordu, bitmek bilmeyen bir telaş, bir rahatsızlık hali. “Şurada,” dedi alçak sesle yukarıda güneşin isabet ettiği parlayan bir yeri gösterip; “Şurada bir keskin nişancı mı var sence?” Kafamı kaldırıp baktım istemsizce, döndüm “Ben göremedim,” dedim. Gözlerime bakmaya çalıştı, yavaşça kafasını eğdi; mahcup ama kararlıydı: “Doğu’ya dönüyorum, görev yerim orası,” dedi. Sessizce anlaştık, bir gözü o parlayan yerde bir gözü olası siperlerde çıtını çıkarmadan uzaklaştı oradan, niye konuşmak için beni seçtiğini bile soramadan.

Savaş Sonrası Sendromu, kuvözünden yırtınarak, hayata tutunarak çıkanların; oradaki mücadeleyi hayat koşulu kabul etmişlerin, yeni dünyalarındaki ait olamama durumudur özetle. Karakterlerimizin hali de tam olarak bu Alexandria’da: Kirle yaşamaya alışmışların steril bir misafirlik hali.

Misafirlik zorlayıcı bir mefhum. Toplum normlarına göre uyulması gereken belli bir kurallar kalıbı var. Şık ve temiz olmanız beklenir örneğin. Ev sahibine kibar davranmanız, kendinizi sürekliliğe varacak kadar rahat ettirmemeniz, sizi misafir edenlerin basit isteklerine uymanız gerekir. “Sizi kameraya almak istiyorum,” dediklerinde “Vardır bir bildikleri,” deyip geçiştirmelisiniz örneğin.

Rick’i ikinci bir lensten, başka bir bakış açısından görmek önemliydi. Sahte bir güvenlik algısı yaratılmış dört duvar içinde, korunduğunuz şeyden; dışarıdan gelen biri. Her şeyin ötesinde grubuyla aile olmuş, orada hayatta kalmış, tek emriyle 30 metreden zombinin alnının çatına kurşunu saplayabilecek ekürisiyle ve kafasında kendi kurallarıyla gelen bir yabani. “Kapılarınızı kapatmalısınız, dışarıdakiler size bunlardan ne kazanırım gözüyle bakacaktır,” derken kastettiği bizzat kendisi aslında. Dışarısı misafirlik kurallarını unutturmuş, orada ev sahibiydi Rick çünkü, girişi de aynı bir ev sahibi rahatlığında kendi evine girermişçesine olanca sakalı ve ayakkabılarıyla dalıyor içeri adeta.

Eski senatör, muhtemel poker oyuncusu Deanna anlayışla karşılıyor bu durumu, yerel yönetimini anlatıyor kısaca, elektriği, sıcak suyu, çocukların büyüyebileceği ortamı, eski hayatını hatırlatıyor, şerif olduğu günleri. Rick’i poker masasına davet ediyor. Rick ise blöfü karşılamaya hevesli, Deanna’nın elini görmek istiyor her halükarda. Yaratılmış güvenlik hissine kendisi de bir kat çıkma hevesinde; döpere kent muamelesi yapıyor. Liderliğiyle paralel uzayan sakalını kesmesi, yıkanması, moderniteye, sterilize ortam idealine ayak uyduruyor gibi görünmesi, misafirliği kabul ettiği anlamına da geliyor; kıyamet öncesi haline bürünmesi tamamen yaratmak istediği algıdan kaynaklı. Sakalıyla birlikte bütün karizması gitse de, dışarıda dişiyle tırnağıyla oluşturduğu kabuğu hala sağlam, içinde bir yerde saklıyor sadece.

Daryl ise ailenin küçük çocuğu gibi. Yemek davetine elinde dondurmayla gelen, evdeki eşyaları kıran, sürekli muziplik peşinde koşan, ev sahiplerinin saçını çeken, kendisiyle ilgilenilmeyince avazı çıktığı kadar bağıran, ilgilenilince de nanik yapan çocuk. Üstelik leş gibi de kokuyor, su onun arkadaşı değil, temizlik onun arkadaşı değil; diş fırçalarının, duşakabinlerin, kağıt havluların yeri yok onun hayatında. Kendi evine dönmek istiyor o, dışarıdaki hayat onun evi, ortak düşmanla mücadelenin adrenalini, hayatta kalma içgüdüsünün olağanlığı ve en çok da işe yaramanın, aile olabilmenin verdiği keyif. Hepsi bu misafirlikte tuzla buz olurken kendi dünyasında devam eden çocuk Daryl.  Hepimizden daha rahat, daha bilinçli, ne istediğini bilen, kurallar tarafından şekillendirilmemiş o çocuk.

Kıyamet sonrası medeniyet, torun torba sahibi yaşlı çiftlerden, görev dağılımı yapılmış bilinçli toplumdan, ibadet için kiliseden, alımlı saç stilistlerinden, alımlı saç stilistlerinin kıskanç kocalarından, bilgisayar oyunlarından, kan değmemiş beyazlıkta bahçeli evlerden, vakti zamanında da olsa halkın seçtiği bir yöneticiden, kusursuzluğuyla kusurlu bir yaşam alanından oluşuyor. Grubun bir arada uyuma çabası da bu kusursuzluktan, her ne kadar Deanna’nın hor gören ev sahibi kibarlığındaki gülümsemelerle karşılansa da, zayıf düşmemek bunu gerektirir.

Rick’in çalınan tabancası-tehdit sezmişçesine Carl’a pis bakışlar atan ve gruba dışarıdan katılan Enid-topluma uyum sağlayamadıkları için dışlanan üç kişi konulu muhtemel bağlantıyı bir kenara bırakıp misafirliğe gelen karakterlerimizle devam edelim. Carol eşiyle birlikte eşinin de pek hoşlaşmadığı iş arkadaşının evine gelmiş gibi. İdeal anne portresi çizmekle meşgul, çok eğleniyor bir yandan da. Ayda binlerce TL yardım yapan, sivil toplum kuruluşlarında gönüllü çalışan, harikulade anne, mükemmel eş. Bir yandan da eve döndüğünde yapılacak dedikoduların listesini çıkaran sinsi bir nur yüzlü yılan. İnsanları iyi okuduğunu iddia eden Deanna yedi mi bu numarayı bilinmez ama elindeki sürpriz avantajı her zaman önemli. Hele o omzundaki silahı çıkaramama numarası pek tatlıydı.

Ve her misafirlikte olduğu gibi kıyamet çocuklar oyun oynarken kopuyor. Deanna’nın oğlu, Glenn’i odasına götürüyor oyun oynamaya. Oğlanın haller, tavırlar ev sahibine yakışır şekilde şımarık, evinin avantajını sonuna kadar kullanmak istiyor, daha çocukluğundan işlenmiş kodlarla yeni gelen kilşiye üstünlüğünü sergilemek için türlü çeşitli artistlikler peşinde. Odasına girdiğinde Vali’yi hatırlatırcasına sadistleşiyor, oyuncaklarının kafasını koparmaya başlıyor. Halbuki Glenn o oyuncak diye kullanılan zombilerin onlarca insanı, yakınlarını, sevdiklerini katlettiğini görmüş; “ortada zombi” oynamaya hiç niyeti yok. Maggie’si için katlandığı misafirliğin sonuna geldiği nokta da bu oluyor. Dizi tarihinin en karizmatik sahnelerinden birinde, Karate Kid’in attığı tekmede aldığımız hazzın aynısını bize vererek dirseği yapıştırıyor şımarık çocuğun suratına.

Sondaki üçlünün Rick-Daryl-Carol’dan oluşması tesadüf değil. Hala tetikte olan üçlü onlar çünkü. Rahatsız olanlar, evlerine dönmek isteyenler, kokularıyla, kostümleriyle, hareketleriyle gerçek kimliklerini gizleyenler.

Ve her misafirlik gibi o misafirliğin de sonuna gelinecek. Ev sahipleri kapı kapandıktan sonra salondaki kanepeye gidip şöyle bir of çekerek oturacak, dağınıklığın derecesini süzercesine etrafa bakacak, bulaşıklar muhtemelen yarına bırakılacak, o güvenlik hissi evin dört duvarının arasında yeniden kendini bulacak; ve en nihayetinde dedikoduya başlanırken belki fark edilecek esas tehlike, artık çok geç olsa da:

O kapı hiçbir zaman açılmamalıydı.

YORUMLAR




BUNLAR DA VAR