Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Kocasını seven ailesine katlanır
Sezon: 1 Bölüm: 27

Tam bir Türk ailesi, kalabalık ve neşeli.

Çocuklarından biri 25 yıl önce kaybolmuş, geleneksel, kalabalık bir Türk ailesi… Birbirinden çok farklı iki aile komşu olursa ve Tarık’ın aslında kaybolan o çocuk olduğu ortaya çıkarsa ne olur? Tabii ki tam bir komedi olur. Aslında bakıldığında çok klişe, çok sıradan bir hikâye gibi duruyor ama bence bu diziye derinlik katan oyunculuklar ve şahane kurgulanmış olması.

AR ailesi 25 yıl önce kaçırılmış(onların bildiği şekilde kaybolmuş) çocuklarından hiç haber alamamışlar. Hatta kendini “Engin Ar” diye tanıtan birileri olmuş zaman içinde. Günlerden bir gün Tarık(Gökhan Alkan) ve Yonca(Selen Seyven), tam 25 yıl sonra henüz Tarık’ın ailesinin apartmanı olduklarını bilmedikleri bir apartmana taşınırlar. Tarık da tıpkı AR ailesinin çocuğu gibi beş yaşındayken kaybolmuştur. Tahmin edersiniz ki bu çocuk o çocuk. Dizi ismini Yonca’nın kocasının ailesinden almış gibi dursa da, ilerleyen bölümlerde anladık ki asıl olay evin büyük abisinin eşi Şeniz Yenge’deymiş. Yani Kocamın Ailesi Yonca’yı değil Şeniz’i (Yeşim Salkım)kapsayan bir tabirmiş. Belki de bu Yonca’nın ölümüyle döndürülen rota oldu. Onu hiç bilemeyeceğiz.

Kötüler kötüsü Şeniz yenge de ağlayabiliyormuş.

Tarık, yıllar boyu bulamadığı ailesini bulmaya bu kadar yaklaştığından habersiz ailesini aramaya devam ediyordu. Yonca da Tarık’ı çöpsüz üzüm olduğu için sevse de, yine de kocasının mutlu olması için ailesini aramada yardım etti. Gel zaman git zaman Ar ailesinin kayıp çocuğunun da öğrenilmesiyle, Yonca kafasında parçaları birleştirdi ve gördüğü bir fotoğrafla Tarık’ın aslında Engin olduğunu anladı. Tam o sırada Tarık da Yonca’nın beyin anevrizmasının olduğu öğrendi. Ben her ne kadar “Amaan Türk dizisi bu canım, başrol ölürse dizi biter,” dediysem de bana inat Yonca iki bölüm içerisinde beyin kanamasından öldü.

İnsan bazen Pelin olmak ister…

Biraz da bu ailenin geri kalanından bahsedelim. Miray(Seray Kaya), Gülay(Buse Arslan), Tülay(Füsun Kostak) ailenin üç kızı. Miray, Engin’in kaybolduğu gün doğan kızları, bu nedenle de kendini suçlu hissediyor. Yaptığı bir kaza sonucu tanıştığı Fatih’in (Ahmet Kayakesen) hem şirketinde hem de kalbinde büyükçe bir yer işgal ediyor. Gülay ailenin en haylazı ve en küçüğü(tabii Pelin’den önce), aynı zamanda da Yonca’nın kardeşi Can’la (Genco Özak)birlikteler. Tülay da en büyükleri, aynı zamanda dünya tatlısı Pelin’in (Beren Gökyıldız)annesi. Her saniye başına iş açmaktan yorulmayan “Allah cezamı vermesin” Gazo(Şehsuvar Aktaş) ve onun arkasını toplamaktan bıkan “Densiz densiz konuşma Gazanfer” Hiko(Yıldız Kültür), ailenin tontiş babası Zafer(Erman Okay) ve dünya tatlısı annesi Mukadder’i (Ayşenil Şamlıoğlu) unutursak olmaz.

Gazoyla Hiko’da müthiş diyolagolar :)

Yonca’nın ölümüyle diziye katılan Cücü(Durul Bazan) ve Güneş(Yeliz Kuvancı), Tarık’a zor zamanlarında yardımcı olmaktan çok bir aile oldular. Bir de sahte Engin’imiz var ki sormayın. Kendini Engin diye tanıtan asıl adı Rıza Bakır(Murat Okay) olan bu sahtekâr, Şeniz’in (bölüm olmuş 27 hâlâ ne derdi olduğunu bilmiyoruz) aileyle olan derdini kullanarak onunla bir anlaşma yaptı ve aileye sızmayı başardı. Sahte raporlarla, DNA’larla aileye kendini bir şekilde kabul ettiren Rıza’nın foyası yakın zamanda ortaya çıktı. Herkesin Rıza’nın sahte Engin olduğunu öğrenilmesiyle kalp krizi geçirmesi bir olan Zafer’in peşinden gitmesi sebebiyle Pelin’in komşuları Cücü’de kalması, Pelin’in babası Hakan’ı (Kadir Kandemir)memnun etmediğinden, bu durumu boşanmaları sırasında velayeti kendisinin alması yönünde kullandı. Ortada hiçbir yanlışlık olmamasına rağmen, tamamen abartılarak anlatılan olaylar yüzünden Pelin’in velayeti annesinden alınıp babasına verildi.

Geçtiğimiz hafta Pelin’in anne baba arasında ayrım yapmakta ne kadar zorlandığını görmüştük. Yılbaşı gecesini annesiyle geçirmek istediği için babasının elinden kaçması ve polislerden kendisini eve bırakmalarını istemesi tam bir ajan planıydı yani. Ben olsam akıl edemem bu yaşta böylesini. Zehir zemberek bir aklı var Pelin’in maşallah. Ama hani bazı çocuklar olur ya, bilmiş bilmiş konuşur sinirlerinizi bozar, bu Pelin tam tersine sabaha kadar konuşsun, oturur dinlerim.

Yılbaşı akşamını Gazo’nun sürprizleri ve olaylarıyla kapatırız derken, kafayı Güneş’e takmış olduğunu taa en başından anladığım Rıza, bizim yeni âşıkları takip etmiş. Tabii Güneş’in görmesiyle veryansın çığlıklar. Bu arada Yonca’dansa Güneş diyenlerdenim ben. Tarık gerçekten Güneş gibi birini hak ediyor. Çok yakıştılar aynen devam.

Yeni bölümde Ar ailesi ve Tarık, Cücü, Güneş, Esma ve ayrılmaz ikili Fatih ile Can’ın hep birlikte Rıza’dan korunma planlarını izledik. İçlerinde en akıllısı Gazo, kesinlikle söylüyorum bunu. Ben hırsız olsam veya sapık olsam o kurduğu engel düzeneklerini geçmeye uğraşmam sıkılır geri dönerim ‘Allah cezamı vermesin’. Rıza’nın ortaya çıkmasıyla herkes evlere sığınırken gecenin bir vakti silah kuşanan Gazanfer’i de unutmayalım lütfen.

Yandım Allah Gazanfer!

Güneş ve Tarık ilişkilerinin başladığını söyleme konusunda çok tereddütte kalsalar da aileden kimsenin karşı çıkmayacağından çok emindim en başından. Esma hanım zaten Güneş’i çoktan Yonca’nın yerine koydu, Can desen kardeş diyor zaten Güneş’e. E Cücü? Tarık’tan daha iyi damat mı bulacak kuzenine? Tabii ki hayır, o yüzden herkes güzellikle tek tek de olsa kabul etti. İşin en çetrefilli kısmı benim için de Can’dı ama başta bir korkutsa da sonra sarıldı ablasıyla eniştesine o da.

Bazen bir içten ‘annem’ demek yeter…

Pelin annesinden ayrılmak istemese de, babası tarafından zorla polislerle götürüldü. 5 yaşındaki bir çocuğun kaldırabileceği bir travma değil bu. Fakat her şeyi kanunlara uygun(!) yapan polislerimiz hiç şüphesiz tabii ki Pelin’i kanunlara uygun(!) olarak babasına vereceklerdi. Her şeyimiz doğru ya aman o sakın yanlış olmasın. Pelin babasıyla kalmaya başladığı günden itibaren ortalığı didik didik etmeye başladı ve sonunda aradığını buldu. Babasının sevgilisi olduğundan şüphelenen Pelin yeterli delilleri topladı ve amacına ulaştı.

Bu sırada Rıza Bakır olayının peşine düşen Güneş, Rıza tarafından kaçırıldı. Kaçırılma planı son derece acemi olsa da, Rıza’nın amacına ulaşması kötü oldu.

Şimdi gelecek hafta bizi neler bekliyor bir bakalım. Öncelikle olmazsa olmazımız Gazanfer başına bir iş açacak, Esma hanım Can’la Gülay’ın arasına fitne sokmaya devam edecek, Hikmet babaanne “Densiz densiz konuşma Gazanfer!” diyecek. Ama asıl önemli olaylar şunlar; Gülay aylar önce kullanıp bıraktığı Ümit’le yüz yüze gelecek hem de Can’ın yanında, Güneş bir şekilde Rıza’nın elinden kurtulacak ve Rıza hapsi boylayacak, sanıyorum ki pek yakında yanına Şeniz’i de alacak. Pelin bir şekilde babasının ilişkisini ortaya çıkaracak (bu fragmanın görünmeyen yüzü). Miray Fatih’in İpek’le birlikte olduğunu düşünecek. Son olarak bol aşklı Güneş Tarık sahneleri izleyeceğiz :)

İlk yazı diye biraz karmaşık olmuş olabilir, her konuya değinmeye, herşeyden bahsetmeye çalıştım. Bundan sonra direkt bölüm analizleri yapacağım için daha düzenli olacak. Haftaya görüşmek üzere, sevgiyle kalın.

YORUMLAR




BUNLAR DA VAR