Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Kill The Moon: İnsanlığın Zor Seçimi!
Sezon: 8 Bölüm: 7

 

Doctor Who sekizinci sezonun yedinci bölümüyle ekranlara geldi. Peter Harness’ın kaleminden dökülen Kill The Moon’un yönetmen koltuğunda Paul Wilmshurst oturuyor. Bu bölümü izlerken tam anlamıyla keyif alamadım. Bu konuda tartışmalar süre dursun sevdiğim yanları ve sevmediğim yanlarıyla orta halli bir Doctor Who bölümüydü benim için. Aslına bakacak olursak özel bölüm kıvamında geçen bu sezon biraz üzüyor beni. Zira ana bir hikâye bekliyorum diziden. Gizemler olmayınca etkisi de az oluyor benim için.

Doctor, Clara’nın öğrencisi Courtney’i aya ayak basan ilk kadın olmak ister misin diyerek bir yolculuğa çıkarıyor. Elbette bildiğimiz üzere beklenmedik maceralar da peşi sıra geliyor. Bölüm hikâyenin ortasından bir yerden başlıyor. Ben bu yüzden biraz heyecanlanmıştım fakat sonrasında bu heyecanım yerini mutsuzluğa bıraktı. Doctor her bölüm biraz daha rolüne ısınırken, hikâye arzuladığım tadı vermiyor. Özellikle de Clara’nın tripleri giderayak sinir bozmaya başladı. Maalesef ki Doctor’un zaman çizgisine atlayıp, hayatını riske atan Clara çok gerilerde kalmış görünüyor. Nerede o eski günler, heyecanlar?

Ay’a ayak basan ekibimizi burada bir sürpriz beklemektedir. Sene 2049’dur ve Dünya yok olmak üzeredir. Bunun sebebi de Ay’da meydana gelen hareketlilikler ve parçalanmalardır. Tesadüf eseri Doctor ve diğerleri, Ay’ı patlatıp, Dünya’yı kurtarmak üzere oraya gelmiş astronotlarla karşılaşırlar. Bundan sonra ise kendimizi olayların içerisinde buluruz.

Yeni Doctor’u hala tam anlamıyla tanımlayabilmiş değilim. Zira eskiden olsa arkasında kimseyi bırakmama gayret gösterirdi. Peter Capaldi’nin Doctor’u ise neredeyse yaşanan ölümlere üzülmüyor gibi geliyor bana. Belki de onca yılın yorgunluğu vardır üstünde. Zaten o mevzunun bir şekilde Vaadedilmiş Topraklar meselesine bağlanacağını da düşünüyorum. En azından eldeki veriler o yönde ağır basıyor.


Yeni bir şey daha öğrenmiş olduk…

Doctor ve diğerleri Ay’daki hareketliliğin sırrını çözmek için yola düşerler. Zira ilginç bir şekilde nedeni belli olmayan bir yerçekimi söz konusudur. Elbette bu sırrı çözmek pek uzun sürmeyecektir. Bölümün ilk yarısı bu gizemi çözmekle ve kahramanlarımızın garip yaratıkların saldırılarına maruz kalmasıyla geçerken, ikinci yarısında işler biraz sarpa sarıyor.

Doctor, 100 Milyon yıllık Ay’ın aslında bir yumurta olduğu gerçeğini ortaya çıkarır. Bu pek de zor olmamıştır. Asıl mesele kabuğundan çıkmaya hazırlanan bu koca yaratığın akıbetinin ne olacağıdır. Onu yok edip Dünya’yı kurtarmak bi seçenekken, onun kabuğundan çıkmasını beklemek ve olacakları görmek ise başka bir seçenektir. Dünya ile zar zor kurulan uydu bağlantısı sayesinde Clara bu soruyu bütün insanlığın duyacağı şekilde açıklar. Cevap ise: “Yaratığı yok et!” olur!..

Yine de Clara ve diğerleri bu kararı uygulamak için son ana kadar beklerler. Doctor bu kararı verecekleri sırada onları yalnız bırakır. Çünkü bu insanlığın kendi kaderine karar vermesi gereken bir andır. Haliyle orada olmak istemez. Bunun gibi bir sürü sayısız sorumluluğun altına girmiş biri için zordan kaçtı demek herhalde doğru olmaz. Hele de bunu Doctor’a söylemek hiç! Fakat gel gör ki Clara bu zorlu kararı verme sürecinin altında kalır.


Ben Doctor’um, her şeyi bilirim kibri! The Water of Mars bölümünden…

Doctor’un bu ana dair kararı insanların vermesi yönündeki düşüncesinin geçmişle bağlantısı olduğunu düşünüyorum. Özellikle David Tennant’lı The Water of Mars bölümünü hatırlatmak isterim. Bu bölümde Doctor inisiyatifi eline almak istemiş fakat bölümün sonunda başarılı olamamıştı. Belki de sırf bu yüzden bu kararı verecek kişinin kendisi olmadığını düşündü. En azından benim yorumum bu! Zaten bölümde de belirttiği gibi Hitler’le yemek yiyebilirim ama onu öldüremem mantığı Doctor Who evreninin bir parçası. Tarihe geçmiş önemli olayları değiştirmeme gibi bir düsturu var Doctor’un ve bu anında öyle bir an olduğunu düşünerek hareket etti.

Ne diyorsun sen be!!!

Clara ve diğerleri yaratığın kabuğundan çıkmasına izin verdiler ve her şey eskisi gibi oldu. Yumurtadan çıkan yaratık tekrar yeni bir yumurta bıraktı oraya. Biraz garip ve saçma olsa da gelecekte hala bir Ay’ımız mevcut. Doctor’un karar anı geldiğinde köşeye çekilmesi ve bu yöndeki kesin tutumu benim hoşuma gitti. Her ne kadar onu daha çok işin içinde görmek istesem de geçmişte yaşadıklarını aklıma getirince doğru olanı yaptı. Fakat Clara’nın ardından gelen çıkışı ve artık Dünya’ya gelme tripleri canımı sıktı. Öncelikle sen kimsin be? diyorum. Sonrasında da Danny’nin dediği gibi: “Hala seni kızdırabiliyorlarsa, asla o kişiyle işin bitmiş sayılmaz”

Şimdilik bitmedi elbette. Sezon sonuna kadar Clara’yı çekeceğiz. En azından benim için hantal birisi artık o. Gitmesi gereken kendisi. Gelecek bölümün fragmanında da göremedik kendisini. Bakalım neler olacak.
 
 
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR