Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Kalbini dinle
Sezon: 1 Bölüm: 5

buraya fotoğraf altı gelecek.

Bir dizi izleyicisinin her yeni diziye başlarken belli başlı iki korkusu vardır. Klişeler ve olayların gidişatını kolayca görerek, ilk bölümden dizinin sonunu tahmin etmek. Eski Hikaye’ye başlarken korktuğum da bunlardı. Ama rahatlıkla söyleyebilirim ki, geride kalan beş bölüm sonrası korkularımdan kurtulmuş bulunuyorum. Eski Hikaye, konu ve olaylar açısından koşuyor dersek hiç yanlış olmaz. İlk bölümdeki tutukluğu üzerinden attıktan sonra her bölümde yeni sırlar açığa çıktı, aksiyon daha gerçekçi bir zemine oturdu. Kim kimin safında, kim kimin kuyusunu kazıyor ya da kazacak gibi soruların cevaplarını tahmin edememeye başladık. Öte yandan birilerinin kontrolden çıkacağını biliyorduk elbette ama bu noktaya gelen ismin hiç beklenmedik bir isim olması da şaşırttı.

Bu bölümün hashtagi olan 'Kalbini Dinle' çok yerinde bir seçim olmuş. Kalbini dinleyen Mete, Cengiz’i öldürmedi; Kese kalbinde her zaman yatan parayı seçip Berkes’in safına geçti. Kalbini dinlemeyen isim tahmin edilebilecek üzere Murat Boztepeli’ydi.

Murat Boztepeli’nin kardeşi Nilüfer bizi daha fazla bekletmeden İstanbul’a döndü ve ortalığı iyice karıştırdı. Nilüfer zamanında az canlar yakmamış; Berkes’le ve İbrahim Ferhat’la ilişkisi olduğu resmen doğrulandı. Nilüfer’in, aslında annesi olduğunu hâlâ bilmeyen Esra’nın ise manitasının babasının yanında çalıştığını öğrenince çok üzülmesi aslında Mete’nin işine yarayacak. Nilüfer, Türkan’la Mete’nin durumunu anlayarak Esra’yı uyarsa da o geri dönüşü olmayan yola çoktan girdi bile.

Mete’nin babasının öldüğünü biliyor ama annesi hakkında hemen hemen hiçbir şey bilmiyoruz. Muhtemelen babasının Nilüfer’le olan ilişkisini öğrenip ondan ayrılmıştır. Yaşayıp yaşamadığını halen bilmiyoruz ama öldüğü de geçmediğine göre, kesin yaşıyordur. Nerede olduğunu ya da ne yaptığını, kötü tarafta mı iyi tarafta mı yer aldığını öğrenmek için biraz beklememiz gerekecek.

Zeynep’in mantı girişimiyle ev ekonomisine katkı çabaları ve Ragıp’ın taksiciliğe geri dönüşünün yanı sıra Zeynep’e yanık olan Ömer’in çırpınışları mahalleli cephesinde yaşananlardı. Ragıp kadar sinir bozucu bir karakter çok sık gelmez. Atsan atılmaz, satsan satılmaz bir karakter olup çıktı başımıza. Başlarda çok zorlama bir rol gibi görünürken artık Ragıp’ın olduğu sahne çıksa da biraz eğlensek diye düşünüyorum. “Şey şey” ikilemesini ağzından düşürmeyen Ragıp mahallenin tartışmasız tek yıldızı.

Net olarak söylenebilecek bir şey varsa o da savaşın başladığı. Ava giderken avlanmaktan beter olan Boztepeli’nin finaldeki yüz hali her şeyi açıklıyor. Berkes’i çocukça bir planla tuzağa düşürmeye çalışırken acınacak hale gelmeyi hak edip hak etmediği tartışılır. Ancak şöyle bir gerçek var ki Mete düzeni altüst etmeyi başardı. Boztepeli’nin ölü kabul ettiği Cengiz’i karşısında görünce duygulandığı  gözümüzden kaçmadı. Bu arada son dört bölümde de final sahnesinde birilerini namlunun ucunda gördük. İkinci bölümün finalinde Sadri’nin kafasına silah dayayan Mete, üçüncü bölüm sonunda Berkes’e yakalanarak namlunun ucundaki adam olmuştu. Dördüncü bölümün sonunda Cengiz, Mete’ye yakalanarak aynı kaderin sahibi oldu. Bu döngü diğer rollere geçerek devam mı edecek, yoksa sadece bir tesadüf mü bunu ilerleyen bölümlerde öğreneceğiz.
 
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR