MedCezir bu zamana kadar izlediğimiz bütün dinamiklerinin tek tek en yüksek finalini yaparak bize veda etti. Tabii ki Mira'nın ölmesini, hatta son anda çıkan ihtimallerle Yaman'ın veya ikisinin birden ölmesini mantığım almıyordu final için. Yine de son bölüme kadar acıları seven insanlar olduğumuz için MedCezir'i finalinin unutulmaz olması için bir patlama olmalı diyordum. Mira ve Yaman'ın mutlu sonla bitmesi gereken hikâyesi tamamlandı. Final bölümünde ikisinden biri öldü diye ağlamadık ama başka bir duygumuza hitap ederek bu sonu unutulmaz yapan şey ise kesinlikle Orkun'du!

Yaman Koper'le başladık hep. Kuralımızı bozmayalım. Kahramanımız Ya-man, son level'da en büyük düşmanıyla kapıştı. Uçurumun kenarı, silahlar, kovalamacalar içerisinde hani fantastik filmler olur ya, onlar gibi bütün süper güçlerini pelerini yırtılmış olmasına rağmen kullandı. Ancak karşı tarafındaki düşman da bütün kara güçlerini kullanıyordu. Bu yüzden her iyi karakter gibi düşmanına hayat verdikten sonra ağlamaya başladı. Gerçekten Orkun o gece Yaman'a neler yaşattı ya? Çokoprens Tozludere'den başlayan bu hikâyede son sayıda bir de her zaman kurtardığı prensesinin yok olmamasının acısını çekti. Daha önce Yaman'ın Mira ölürse pes etmemesi gerektiğini söylemiştim. Ancak ikisi aynı gece ölebilirdi daha ne olsun?

Mira ise içimizde insan! Her tepkisiyle, karakterini oluşturan her ayrıntıyla kanlı canlı bir insan... İyi ve kötünün savaşıyla biten MedCezir'de Mira da hep kendi iyisi ve kendi kötüsüyle savaştı. Aslında kötülüğü tahmin ettiği gibi annesinden gelmiyordu. Sude'nin kötülüğü yapıcılıktan çünkü. Bir şeyler elde etmek için! Ancak Mira'nın kötülüğü yok ediciydi. Aynı Orkun gibi. İçerisindeki boşluktan doğan bu karanlık tarafı yavaş yavaş Yaman'ın sevgiye muhtaç hali doldurdu. Son bölüm sanrılarla beraber kapımızı çalan Mira'nın bence en acıklı anı ailesiyle vedalaşmasıydı. O sahne, özellikle Beren ile vedası şimdi ağlattı yalan değil. Son bölümlerde daha çok ağlayan bir insan olarak bir tek orada ağladığımı söyleyebilirim. Mira'nın sonunda ise iki saniyelik küçük "Acaba Yaman öldü mü?" şüphemizden sonra Yaman'ın en sevdiği aktivitelerden biri olan arabasını park edememesi uğruna bu gerginliği yaşadığımızı görüyoruz. Bence Mira ve Yaman'ın mutlu olması gerekiyordu evet. Ancak bir tek şu çocuk sahibi olabilme durumunu fazla buldum. O da eksik kalsaydı keşke! Ayrıca daha okul mokul var ya lütfen!

Mert-Eylül ikilisi de her zaman benim için yapısı bozuk bir çift olarak kalacaklar. İlginç bir şekilde hep oyun oynadıklarını düşünüyorum. Bence onlar ayrılacak. Söylemedi demeyin. Mert'in dedesi ile ilgili yaptığı konuşmaya da inanmıyorum. Bu çocuk Yaman geldikten sonra sahip olduğu ilgiden vazgeçemez oldu. Hep daha fazlası için uğraştı. Bu yüzden Bay AŞK'ın cenazesinde söyledikleri hep kendisi içindi. Eylül de Mert'in evlilik teklifini ikinci kez kabul etti. İyice çocuk oyuncağına döndürdükleri için bırakalım da kalan son demlerini de güzel geçirsinler. Nasıl olsa Mert, cinsel açıdan farklı bir fantezi bulduğunda yine aldatacak.

Sedef ve Selim için bence elimizdeki iki ihtimale çok güzeldi. Baştan beri bu ilişkinin arkasındayım biliyorsunuz. Ancak sonradan kanka ayağı bilmem ne ayağına beni kaybetmişlerdi. Gördük ki ortada bir hayat ortaklığı söz konusu. Sedef kaçsaydı da bu hikâye güzel bitecekti. Çünkü en azından bir çift kavuşmamış olacaktı. Gerçi galiba o piyango Ayşe ve Giray'a patladı. Neyse işte Sedef ve Selim birbirlerine emanet olmaya devam ettiler. Bu sırada ikisi için de sevindiğim genel gelişme; Sedef'in bir kadın olduğunu hatırlayıp tekrar Sude'den yana olması ve Selim'in de kendisine mentorluklar yapacak çocuklar bulmak için akademisyen olmaya karar vermesi. Bu arada bence hala yatmıyorlar!

Sedef-Selim hikâyesinin bir diğer kanadı Deniz Yekeli ise finalde içini soğuttu. Şimdi şurada şöyle bir gerçek var. Deniz Yekeli, Selim'in en zor günlerinde yanındaydı ve Selim Ender'in ölümünden sıyrıldıktan sonra Deniz'i gerçekten önemsemedi. Bu MedCezir tarihindeki en büyük kötülüklerden birisi. Bunun arkasından Deniz Yekeli ise sadece dozunda kötülükler yaptı. Bence en sonunda önemli bir siyasi figürün uçağındaki yerini almalıydı. Ona daha mutlu bir son lazımdı.

Dönüşümünü tamamlamış Asude'ye gelelim. Aslında tamamen Sude olmuş Asude'ye. Bütün kötülüklere rağmen birisinin de aklanması gerekiyordu değil mi? Tabii ki de bu isim Sude olmalıydı. Ben Sude'den çok şey öğrendim. Bir kere kadın mantık silsilesi. Hayatında bir kez saçma bir şey yaptı, o da Kenan Koper'di, işine yaradı! Asım Şekip Kaya ile geçen hafta vedalaştık ancak leş kargaları bu bölüm kendisini gösterdi. Reyhan Arsen önce boşanma evresindeki adamı kendisini aşık etmek için çabalamış, ölünce de mirasına konmak için hemen üşüşmüş ve sonrada diğer varisleri ortadan kaldırmak için Sude'yi merdivenlerden itmiştir. Bu kadının derhal etkisizleştirilmesi gerekmektedir! Sude Kaya hizmetlilerin hiçbir şeyi görmeme ve duymama özelliğine ihanet eden hizmetçisinin zehir iftiralarını kendi ve Reyhan Arsen olayını kendi lehine çevirerek çok akıllıca bir iş yaptı. Gerçi zehri koymuş sonradan dökmüş. Açık olmak gerekirse ben zehirlemek aklından geçmese çok üzülürdüm. Yani anladık ki Sude Kaya asla kaybetmezmiş. Bir diğer mutlu olduğum konu ise Faruk ile bir arada olmaları. Uzun süredir bunu istiyordum. Şimdi eskisinden daha güçlü bir şekilde beraberler. Üstelik bir de İzzet'leri var.

Beren'ciğim bir tanem ise Ali ile doludizgin giderken son bölümde sevdiğimiz o çirkef Beren'i de bize geri verdi. Sedef ve Selim'i hastaneden kovması çok çok güzeldi. Mira'nın hizmetçiye yaptıkları gibi onları da zevkle izledim. Beren Beylice bana çok şey kattı. Bir kere kendimi hatırlattı. Kötülükten aldığı zevk benim kötü karakterleri sevmem gibiydi. Ayrıca Mira'nın ona olan kardeş sevgisini İzzet'e karşı taşıyor olması da ayrı bir tatlışlık oldu!

Sude'nin üçüncü erkeği ise Kenan Koper! Asla bebeğinin babası olamayacak adam. Üstelik herkes de bunu bildiği halde. Kenan'ın hep bir acaba iyi mi bu adam dedirten tarafı vardı. Gördük ki böyle bir şey asla yokmuş. Kenan gelir gelmez yine belaya bulaşmış. Ve iyi ki bunu yapmış da Sude'nin hayatından çıktı. Kenan Koper aslında tam da Sude'nin çizdiği gibi bir adammış yani. Bence tek kötü sonu olan karakter o ve Nevin oldu ki ikisine de üzülmüyorum.

Kenan'dan Süprüntüler Team'e geçelim. Şimdi sevgili Leyla ve Ayşe, büyük büyük oyunlar oynarsanız işte başınıza bunlar gelir. Leyla'ya yine bir şey olmadı da Ayşe, yanlışlıkla öldü. Bence bu muhteşemdi. Kesinlikle en beğendiğim sonlardan birisi Ayşe'ninki oldu. Yanlışlıkla ölmek ne demek lütfen ya? Çok tatlı. Diğer Süprüntüler ise Nevin mutsuz, ki kendisine huzursuzluk çıkartacak bir şey hep bulur, Hasan aşkının yanında. Giray ise bizim Giray. Gerçi yaptığı en harika şeylerden birisini kendisini atmak olabilir ama tabii ki yine paçayı yırttı!

Altınkoy Gençleri ise hayatlarına devam ettiler. Bay AŞK öldü falan demeden şenliklerini gerçekleştirdiler. Hale'nin geçen bölümde elde ettiği mutluluk sürerken Kaan Mavideniz ve Sedef'e bakışı hafif sayko olsa da arada Olcay'ı da ikinci kez harcadı bravo! Diğerleri zaten takılmacaya devam. Uzay çabuk atlattı, Tuğçe'nin artık resmi olarak futbolcu bir sevgilisi var(yani ayrılmaları yakın), Burak sakın kimseyi kandırmaya kalkmasın Ceren ile çıkıyor anladık, Doruk ile Eda da evlenecekler listesine adını yazdırdı. Altınkoy Gençliği çok sevildiniz, hiç üzülmeyin!

Ve belalım, Orkunstar'ım, prensesim... Kesinlikle final bölümünü unutulmaz yapan sendin. Orkun'un iyi olmasını istiyordum ama bu olmayınca bari eskisi gibi tam psikopat olsun istemiştim şükür ki de böyle olmuş. Gerçekten ne kadar harika bir karakter olduğunu bir kez daha gördük. Ayşe'yi yanlışlıkla öldürdüğünü anlatırken de, Leyla'nın yaralarına merhem sürerken de harikaydı. Galiba en çok beğendiğim kısım Yaman'ın vurulmuş bacağına parmak bastığı ve ısırdığı yerdi. Yaman hayatını kurtardıktan sonra ise onu bıçaklamış olması Orkun ile ilgili en güzel şeyi hatırlattı. Bu çocuk harika bir hain. Hapse düşmesini hiç istemedim. Bu yüzden bari ölsün dedim. Ancak daha güzeli oldu. Bir pembe dizi kötüsü olan Orkun, aşırı karizmatik ve dramatik bir şekilde akıl hastanesine düştü. Sosyal medyada yapılan Joker benzetmeleri boşuna olmadı yani. Orkun'un mutlu olmayı hak ettiğini düşünüyordum ama duygularıma yenilmişim. Finalde bize verilen Orkun, tutkularımı kabarttı. İyi ki de böyle oldu. Harika bir kötü karakter izledik. Beni asla yanıltmadın Orkun. Kaçıp mutlu olsaydın eğer bir finale iki kötü karakterin kazanması fazla olurdu. Yine de en fantastik MedCezir kötüsü olduğunu kanıtladın bize. Sana olan obsesyonum boşuna değilmiş yani. Ve unutmayın ki akıl hastanesinden kaçılabiliniyor.

Geldik mi yolun sonuna? Her hafta burada beraberdik MedCezir. Sürekli ayrı kalan çiftlerdense bir ilişkinin bütün dinamiklerini gördüğümüz Yaman-Mira aşkı, aile kavramını özgürleştiren karakterleri, tek kelimeyle Orkunstar, Sude, Sedef, Hale, Eylül, Beren, Bay AŞK, Gamze Hanım ve daha diğerleri, sizi çok özleyeceğim!